Sürdürülebilirlik alanındaki işlerime odaklanabilmek için 2008 Yılı’nın Ocak ayında başladığım Kosta Rika İstanbul Fahri Konsolosluğu’na geçen sene Aralık ayında veda ettim. Normalde bu yazıyı ayrıldığım ay içinde kaleme alacaktım, lakin bir türlü yazmak içimden gelmedi.  15 Eylül tarihinde Kosta Rika’nın 201’nci yıl dönümünde Ulusal Kahramanları Juan Rafael Mora Porras’ın büstünü 3 sene boyunca verdiğimiz uğraşlar sonucunda diktiğimiz törene katıldıktan sonra yazma isteği bana geri geldi. Fahri Konsolosluğumla ilgili son yazımı da bu vesileyle sizlerle paylaşmak isterim.

Beni yakından tanıyanlar iyi bilirler. 2008 senesinden beri Kosta Rika Fahri Konsolosluğu görevimi icra ediyordum. Taa ki geçen sene resmi olarak 17 Aralık tarihinde resmi görevimi bırakana dek. Görevimi bırakmamım iki ana nedeni var:

1. Bana göre hizmet süremin dolmuş olması: Kosta Rika Fahri Konsolosluğu görevini her zaman kamu görevi olarak gördüm. Kamu görevinin süresi de bana göre aynı pozisyonda maksimum 10 senedir. Zaten 10 seneyi doldurduğum 2018 senesinde ilk ayrılma sinyalini vermiştim. Hatta o dönemde bu konuda “Kosta Rika Fahri Konsolosluğu: Tamam mı, devam mı?” başlıklı detaylı bir yazı kaleme almıştım: https://www.serhansuzer.com/tr/kosta-rika-fahri-konsoloslugu-tamam-mi-devam-mi-

 

Bu yazıda özetle, önce Birleşik Arap Emirlikleri Büyükelçisi olan Francisco Chacón Hernández’in benimle bizzat ilk görüşmeyi yaptığını, ardından da dönemin dışişleri bakanı Manuel Gonzalez’le birlikte Atatürk Havalimanı’nın VIP salonunda  toplantı yapmıştık. Bu toplantıda varılan ortak noktayı da şu şekilde kaleme almıştım:

“3 saatlik konuşmamız süresince birçok konu ele alındı. Sıra benim konuma geldiğinde önce Chacon konuştu, sonra Bakan bir konuşma yaptı. Ben de kendi düşüncelerimi tekrar aktardım.

 

Ardından Bakan bana “Bu görev için seninle aynı değerlere sahip, işleri senin gibi icra eden ve bunu yaparken de idealistliği elden bırakmayan birini biz şimdi nereden bulacağız?” diye sorunca yaklaşık yarım saat süren bu konuşma sonuca bağlanma noktasına geldi. Onlara aslında aklımda böyle birinin olduğunu, ancak maalesef onun da yurtdışında yaşamaya başladığını söyledim ve ekledim: “Bu durumda görevimi ille de önümüzdeki yıl bırakacakmışım gibi düşünmeyelim ve bayrağı teslim edecek birini bulana dek devam edeyim, sizin için uygun mudur?” Bakan kafasını salladı, ardından el sıkıştık. Sonrasında bakanı ve müsteşar yardımcısını uçağa kadar uğurladım.”

Ben de sözümü tuttum. Bana göre Kosta Rika Türkiye ilişkillerini en iyi şekilde yönetebilecek olan adayım, Türkiye’ye geri dönüş yaptı ve hemen akabinde kendisiyle tekrar temasa geçip anlaştık. Sonrasında kendisini aday gösterdim.

 

2. Sürdürülebilirlik alanındaki işlerime odaklanma isteğim: Geçmişte çok işi aynı anda götürdüm. Bundan sonra sadeleşerek benim için önem arz eden işlere odaklanıp uzun süre ertelediğim işlerin icrasını gerçekleştirmek istiyorum. Güneş hücresi ve paneli üretimi gibi uzun süredir çaba gösterdiğim işleri artık sonuçlandırmak istiyorum. O yüzden sivil toplum işleri ve Kosta Rika Fahri Konsolosluğu gibi topluma faydalı ve yapmaktan keyif aldığım işleri, insanlığın geleceği için çok önemli sürdürülebilirlik alanındaki işlerimi önceliklendirdiğimden dolayı bırakmaya karar verdim. Geçen sene kasım ayında hem her türlü STK işlerimi (TİDER, Afet Platformu) bıraktım, hem de Kosta Rika Fahri Konsolosluğu görevimden istifa dilekçemi verdim.

Geçen sene kasım ayında istifa dilekçemi verdikten tam 1 ay sonra, 17 Aralık tarihinde görevimden ayrıldım. Bu ayrılmadan yaklaşık 1.5 ay sonra şubat başında Kosta Rika Fahri Konsolosluğu için aday gösterdiğim kişiyi de yanıma alarak Kosta Rika’ya gittim ve Dış işleri bakanlığını son bir kez ziyaret ettim. Aday gösterdiğim bu kişiyi Kosta Rika’nın dışişleri bakanlığı yetkilileriyle tanıştırdım. Sağolsunlar benim için özel bir toplantı düzenlediler.

Bu sene şubat ayında gittiğim Kosta Rika benim için her açıdan keyifli geçti. Hem Kosta Rika Dış işleri bakanlığını son bir kez ziyaret etmiş oldum, hem eski dostları gördüm hem de kısa bir tatil yapabildim.

Açıkçası bu süreçte tek kalbimi kıran olay, Dışişleri Bakanlığı’yla tanıştırdığım yeni İstanbul Fahri Konsolosu adayını hemen aday gösterip Türk Dışişleri Bakanlığı’na resmi notayı gönderiyoruz demelerine rağmen bunu yapmamış olmalarıydı. Açıkçası benim tanıdığım Kosta Rikalılar sözlerini tutarlar, onları bu süreçte ne durdurdu, anlayamadım. Umarım bu hatadan dönülür ve bu pozisyon gerçek anlamda layık olan biriyle doldurulur.

Kosta Rika ile ilgili elimden geleni geçmişte yaptım. Özellikle o dönemki Devlet Başkanı Oscar Arias’ı ikna ettikten sonra 2009 senesinde Orta Amerika’dan Türkiye’ye ilk resmi ziyaretin düzenlenmesi ve bu ziyaretten tam 5 yıl sonra 2014 senesinde Büyükelçilikleri açtırmamız (hem San Jose’de Türk Büyükelçiliği hem de Ankara’da Kosta Rika Büyükelçiliği) bu süreçte dönüm noktalarıydı. Hatırlatma amaçlı Kosta Rika temalı yazılarımın linklerini aşağıda paylaşıyorum:

“Kosta Rika’nın 200. Yılı kutlu olsun!”: https://www.serhansuzer.com/tr/kosta-rikanin-200-yili-kutlu-olsun

“200. yıllarını kutlamaya hazırlanan Latin Amerika ülkeleri”: https://www.serhansuzer.com/tr/200-yillarini-kutlamaya-hazirlanan-latin-amerika-ulkeleri

“Kosta Rika’daki son genel seçimler ve bize öğrettikleri”: https://www.serhansuzer.com/tr/kosta-rikadaki-son-secimler-ve-bize-ogrettikleri

“Kosta Rika ve varolmanın dayanılmaz şiirselliği”: https://www.serhansuzer.com/tr/kosta-rika-ve-varolmanin-dayanilmaz-siirselligi

“Latin Amerika’da politik düşünce ve bölgemize uyarlaması”: https://www.serhansuzer.com/tr/latin-amerikada-politik-dusunce-ve-bolgemize-uyarlamasi

“Kosta Rika Fahri Konsolosluğu: Tamam mı, devam mı?”: https://www.serhansuzer.com/tr/kosta-rika-fahri-konsoloslugu-tamam-mi-devam-mi-

“Jose Sancho Sergisi: Bir sanat ve dostluk öyküsü”: https://www.serhansuzer.com/tr/jose-sancho-sergisi-bir-sanat-ve-dostluk-oykusu

“Kosta Rika ile ‘Pura Vida’ bağım hiçbir zaman kopmayacak”:

https://www.serhansuzer.com/tr/kosta-rika-ile-pura-vida-bagim-hicbir-zaman-kopmayacak

“Kosta Rika Fahri Konsolosu olarak son döneme girerken”: https://www.serhansuzer.com/tr/kosta-rika-fahri-konsolosu-olarak-son-doneme-girerken

“Kosta Rika Fahri Konsolosu olarak geçen 5 yıl (2010-2015)”:

https://www.serhansuzer.com/tr/kosta-rika-fahri-konsolosu-olarak-gecen-5-yil-2010-2015

“2009: Türkiye Kosta Rika ilişkilerinde dönüm yılı”:

https://www.serhansuzer.com/tr/2009-turkiye-kosta-rika-iliskilerinde-donum-yili

“Kosta Rika İstanbul Fahri Konsolosu olarak yaşadıklarım”:

https://www.serhansuzer.com/tr/kosta-rika-istanbul-fahri-konsolosu-olarak-yasadiklarim

“Dünya Kupası'nda Kosta Rika”:

https://www.serhansuzer.com/tr/dunya-kupasinda-kosta-rika

““Pura Vida” veya Yaşamı Anlamla Donatmak”:

https://www.serhansuzer.com/tr/pura-vida-veya-yasami-anlamla-donatmak

 

Son dönemim de hep problem çözmekle geçtik. Özellikle Covid-19 pandemisinden dolayı ülkelerine dönmeye uğraşan birçok Kosta Rikalı’ya yardımcı olduk. Havalimanlarındaki durum malum, herkes seyahat edemiyor, giriş çıkışlar ciddi problem. Bir şekilde yaptığımız tüm işlerde zorlanarak da olsa hep başarılı olduk ve birçok Kosta Rikalı’nın İstanbul Havalimanı üzerinden ülkelerine dönmelerini sağladık. Bu arada tabii pasaportunu kaybedenler, hırsızlık olaylarıyla muhatap kalanlar, internet üzerinden Türk bir sevgili bulup sonra bu kararından pişman olup ülkelerine dönmek isteyenler, aklınıza gelebilecek bilimum problemlerle uğraştık. Kosta Rikalılar için elimizden geleni yaptık ve ülkelerine en kısa zaman içinde dönmelerini sağladık. Arada güzel etkinlikler de düzenlendi. Örneğin Kosta Rika’nın geçen sene diğer Latin Amerikalı ülkelerle birlikte kutladığı 200. Yıl Dönümü için Ankara’da düzenlenen konser harikaydı.

Kosta Rika’yla ilgili yaptığım son işlerden biri ulusal kahraman (Türklerin algılayabilmesi için bir benzetme yapacağım: Kosta Rika’nın Atatürk’ü) Juan Rafael Mora Porras’ın büstünü Ankara’nın Çankaya İlçesi’ndeki Gül Parkı’na diktik. Bu büstün dikilmesi için büyükelçiyle 3 sene boyunca uğraş verdik. Hatta sürece yardımcı olmak için kendi cebimden belli başlı finansmanını bile karşıladım diyebilirim. Sonuçta ben geçen sene Aralık ayında ayrılmış olmama rağmen, bu sene Kosta Rika’nın 201. Kuruluş Yıldönümü olan 15 Eylül tarihinde organize edilen törene katıldım. Tabii böyle bir törende geçmişte yaşananlar bir film şeridi gibi gözünüzün önünde geçiveriyor. Bu çabamızın bir sonuç vermesi beni memnun etti. Bundan sonra Kosta Rika’yla ilgili resmi törenler Juan Rafael Mora Porras’ın Gül Parkı’ndaki büstünün önünde yapılacak olması beni mutlu ediyor.

Bu arada bana çok sık sorulduğu için bir gerçeğin altını çizmek isterim: Kosta Rika Fahri Konsolosu olarak herhangi bir gelir elde etmiyorsunuz. Bu işi adı üzerinde “Fahri” yani “Gönüllü” gerçekleştiriyorsunuz. Bu görevi yerine getirirken en büyük motivasyonum iyi karakterli Kosta Rikalılar ve benim şahsi değerlerimle birebir uyuşan Kosta Rika felsefesi ve değerleri (Örnek: Pura Vida Felsefesi, doğayı koruma refleksi, her koşulda barışı desteklemek vb.). Tabii bu süreçte yüzlerce tanıştığım Kosta Rikalılar arasında 3 kişi haricinde hepsini sevdim diyebilirim. Genelde Kosta Rikalılar, saygıdeğer, güler yüzlü, pozitif ve eğlenceli insanlar. Bu 3 kişinin ismi bende kalsın (hala görevlerini sürdürüyorlar, bu yazıda onlarla ilgili dert yanmam yazının gidişatına uygun olmaz), bir tek onlar Türkiye’de alıştığımız gibi benimle muhatap olurken egolarını konuşturdular, arkadan iş çevirdiler ve olacak işleri engellediler. Sağlık olsun. Yine de istisnalar kaideyi bozmaz: Kosta Rika’yı ve Kosta Rikalıları seviyorum ve bundan sonra da Kosta Rika’nın kalbimde hep özel bir yeri olacak.

Geçtiğimiz 14 sene boyunca bana destek olan tüm değerli Devlet Başkanları’na, Dışişleri Bakanları’na, Dışişleri Bakanlığı yetkililerine ve benimle dile kolay 14 sene çalışan Fahri Konsolosluğun işlerini çekip çeviren Ninoska Gutierrez’e can-ı gönülden teşekkür etmek isterim. Sağolun varolun. Muchas gracias!

Son olarak, Kosta Rika’nın meşhur mottosu benim de bundan sonra hayat felsefem olarak kalmaya devam edecek: Pura Vida!

Etiqueta: anı