Pandemide gıda bankalarının kritik rolü

Küresel salgında milyarlarca insan hayatlarını idame ettirebilmek için büyük savaş veriyor. Böyle bir ortamda “Her şeyi devletten beklememek lazım” yaklaşımıyla hareket eden global çaptaki yardımseverler gıda bankacılığı sistemi üzerinden insanlığı ayakta tutmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Sırasıyla 16 Ekim Dünya Gıda Günü ve 17 Ekim Dünya Yoksullukla Mücadele Günü’nde gıda bankalarının pandemideki kritik rolünü hatırlayalım.

Yazıda bazı detaylara inmeden önce terimlerin netleşmesi için tanımlamalarla başlayalım.

Pandemi nedir?

Pandemiler veya pandemik hastalıklar, bir kıta, hatta tüm dünya yüzeyi gibi çok geniş bir alanda yayılan ve etkisini gösteren salgın hastalıklara verilen genel isimdir. WHO (Dünya Sağlık Örgütü) tanımlamasına göre pandemi gerçekleşmesi 3 şarta bağlıdır: Nüfusun daha önce maruz kalmadığı bir hastalığın ortaya çıkışı, hastalığa sebep olan etmenin insanlara bulaşması ve tehlikeli bir hastalığa yol açması ve son olarak hastalık etmeninin insanlar arasında kolayca ve devamlı olarak yayılması (Bakınız: https://www.hurriyet.com.tr/galeri-pandemi-nedir-pandemi-ne-demek-kisaca-pandemi-hakkinda-bilgiler-41485692).

Gıda Bankası nedir?

Gıda bankası bağışlanmış gıda, giysi, temizlik ve hijyen ürünlerini toplayan, ayrıştıran, depolayan ve ihtiyaç sahiplerine dağıtan bir sivil toplum örgütlenmesidir.

Firmalar ve kişiler gıda, giysi ve temizlik ürünlerini bu “bankaya yatırır”, ihtiyacı olanlar da bu ürünleri “bankadan çeker”. Detaylar için TİDER’in web sitesine bakabilirsiniz: https://www.tider.org/tur/gida-bankaciligi

UN FAO nedir?

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (GTÖ; Food and Agriculture Organization, FAO), açlığı yok etmek ve beslenme şartlarını iyileştirmek amacıyla 1943'te kurulan ve 1946'da Birleşmiş Milletler'in uzmanlık kuruluşu haline gelen bir örgüttür. Detayları https://tr.wikipedia.org/wiki/G%C4%B1da_ve_Tar%C4%B1m_%C3%96rg%C3%BCt%C3%BC linkinde okuyabilir, resmi web sitesine girebilirsiniz: www.fao.org

Bundan yaklaşık iki hafta önce (29 Eylül), FAO’nun organizasyonuyla Gıda Kaybı ve İsrafının Uluslararası Farkındalık Günü kutlandı: http://www.fao.org/international-day-awareness-food-loss-waste/en/

Ayrıca UN FAO’nun kuruluşunu kutlamak amacıyla her yıl 16 Ekim’de“Dünya Gıda Günü” düzenleniyor. Bu yılın teması “Büyütelim, Besleyelim, Hep Birlikte Sürdürelim” olarak belirlendi.

Gıda israfının önlenmesi ile ilgili çalışmaların artması, gıdada sürdürülebilirliğin sağlanması ve herkes tarafından benimsenmesi umuluyor. Bu söylediklerim esasında TİDER’in önemli misyonlarından biri.

Hatta İsrafı Önleme Vizyonumuzu da geçtiğimiz senelerde defalarca paylaşmıştım. Bu vesileyle tekrar paylaşayım:



Yine bu vesileyle 16 Ekim Dünya Gıda Günü'nü kutluyoruz!




17 Ekim “Dünya Yoksullukla Mücadele” günü

 

Amaçlarından biri yoksullukla mücadele olan BM’de (Birleşmiş Milletler) 22 Aralık 1992 tarihinde 17 Ekim’i Dünya Yoksullukla Mücadele günü olarak ilan etmiştir. Bunu BM yönetimi o kadar önemsemektedir ki, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nde ilk sıraya “yoksulluğu bitirme” hedefini yerleştirmişlerdir.

 

 

Tabii “içinde bulunduğumuz dönemde  yoksulluk azalıyor mu?” diye sormak lazım. Maalesef özellikle COVİD-19 dönemin yoksulluk katlanarak artıyor. Bununla ilgili elimizde birçok veri var. İşte tam bu dönemde GFN ve TİDER gibi gıda bankacılığı kuruluşlarının önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Bu vesileyle 17 Ekim Dünya Yoksullukla Mücadele Günü’müz kutlu olsun.

GFN (Global Foodbanking Network) nedir?

GFN, global gıda bankacılığı ağıdır. Bir başka deyişte dünyadaki bütün gıda bankalarının üyesi olduğu, fikir alışverişinde bulundukları, bilgi birikimlerini ve tecrübelerini paylaştıkları ve birlikte sosyal etkinlere imza attıkları ortamı sağlayan bir sivil toplum kuruluşudur. GFN aynı zamanda dünyadaki tüm gıda bankaları ve ulusal ağlar için uluslararası tedarikçileri yönlendiren, hibe programları oluşturan ve know-how aktarımı yapan destekçi bir sivil toplum kuruluşu konumundadır. GFN’i daha iyi tanımak için web sitesine bakabilirsiniz: https://www.foodbanking.org/

COVİD-19 döneminde dünyadaki açlık krizinin ne durumda olduğunu anlayabilmek için GFN’in yakın bir zaman önce ağındaki gıda bankalarıyla paylaştığı önemli mesajlara kulak verelim:

● COVID-19 sağlıktan açlık krizine dönüşen bir ortam yarattı.

690 milyon insan kronik açlıkla mücadele veriyor ve bu rakam COVİD-19 sebebiyle bu sene 130 milyon daha artabilir. Kadınlar ve çocuklar en büyük darbeyi yediler.

4 kişiden biri gıda güvenliği sıkıntısı çekiyor. 3 milyar insanın finansal gücü sağlıklı öğünleri karşılamaya yetmiyor.

● Dünyada yüz milyonlarca çocuk okulda öğün atlamak zorunda kalıyor. GFN ve ağındaki gıda bankaları ihtiyaç sahibi çocuklara yönelik operasyonlar ve programlar geliştirip uyguluyorlar.

● Covid-19 gıdaya olan talebi daha önce hiç görülmemiş oranda artırırken, bizi küresel bir açlık krizine doğru sürüklüyor. Gıda bankaları kısıtlı kaynak ve imkânlarla bu talebi karşılama mücadelesi veriyor.

● Gıda kaybı ve israfını (Food Loss & Waste - FLW) önleme çalışmaları açlıkla savaşta bir fırsat niteliği taşıyor.

● İnsan tüketimi için üretilen toplam gıdanın üçte biri kayba veya israfa uğruyor.

● Yetersiz beslenme dünyamızda giderek büyüyen bir sorun olmasına karşın, üretilen sebze ve meyvelerin yaklaşık yarısı çöpe gidiyor.

● Küresel sera gazı salımlarının %6’sından gıda kaybı ve israfı (FLW) sorumlu. Eğer FLW bir ülke olsaydı, sera gazı salımında dünyada üçüncü sırada yer alırdı.

Gıda bankaları yemek ve umut sunuyor

● Gıda bankaları dünya çapında %50 ile %100’ü aşan bir gıda talebiyle karşı karşıya. Pek çok insan ilk kez yardım başvurusunda bulunuyor.

● GFN’in katkılarıyla 44 ülkedeki gıda bankaları, Covid-19 krizinden bu yana yaklaşık 22 milyon insana destek sundular.

● GFN’in ağında bulunan 44 ülkedeki gıda bankaları, Covid-19 salgını boyunca 100.000’den fazla yeni ihtiyaç sahibine hizmet götürdüler.

● Gıda bankaları kayba uğrayacak gıdaları geri kazanarak onları ihtiyaç sahiplerine ulaştırırlar. Gıda bankalarını güçlendirmek, gıda kaybı ve israfını azaltarak açlıkla savaşmak anlamına gelir.
 
● GFN, gıda bankalarının beceri ve deneyimlerini geliştirmelerine, gıdaya ulaşmalarına, işgücü oluşturmalarına, donanıma yatırım yapmalarına ve güçlü şekilde organize olmalarına yardımcı olur.  

GFN’in ağındaki gıda bankaları bu mesajları 29 Eylül-17 Ekim arasında yayınladılar ve kamuoyuyla paylaştılar. Bu kampanyaya da “Umut Hizmeti” yani “Serving Hope” adını verdiler. Tüm dünyada bu kampanyalar farklı ülkelerin gıda bankalarında gerçekleştirildi.

Atık kağıtlardan, kıyafetlerin dansına!

Dünya’daki durumdan bahsederken pandemi döneminde ortaya çıkan ve her şeye rağmen yaratıcılığını konuşturan insanların varlığı beni mutlu ediyor. İşte karantinaya alınmış bir cruise gemisinde kese kağıdı sanatını icra eden Avustralyalı dansçı Ashleigh Perrie’yle ilgili çıkan haber: https://edition.cnn.com/travel/article/cruise-ship-performer-makes-paper-bag-outfits/index.html

Türkiye’de uluslararası bu kampanyaları TİDER de Türkiye’de gerçekleştirdi. İşte TİDER’in bazı görsellerini aşağıda bulabilirsiniz:



Pandemide TİDER’in yaptıklarıyla ilgili daha önce iki makale kaleme almıştım. Bunları da hatırlatmak amacıyla paylaşayım:

https://www.serhansuzer.com/tr/salginda-tiderden-onemli-katkilar

https://www.serhansuzer.com/tr/turkiyede-bir-ilk-otomat-gida-bankaciligi

GFN, ağındaki gıda bankaları ve ulusal kuruluşlar aracılığıyla toplamda 75 milyon insana yardım eli uzattı. TİDER ise bu süreçte özetle 350.000’den fazla insana temel ihtiyaç ürünleri ulaştırdı ve ulaştırmaya devam ediyor. Klasik gıda bankacılığının ötesinde Otomat Gıda Bankacılığı gibi inovatif işlere de imza attı. TİDER’in yaptıklarını https://www.tider.org/ linkindeki web sitesinden de takip edebilirsiniz.

Bunlar yeterli mi? Tabii ki yeterli değil. Bana bile her hafta şahsen onlarca yardım talebi geliyor. Ülkemizdeki ve tüm dünyadaki insanlar COVİD-19 döneminde hiç olmadığı kadar zorlu bir sınavdan geçiyorlar. Ben de, kurucusu olduğum TİDER de bu taleplerin hepsine yetişemiyoruz. Yetişemeyiz de.

Güç birliği ve dayanışma şart

Devletimiz, özel sektör, bütün sivil toplum kuruluşları işbirliği yaparlarsa; ortaya çıkan ihtiyacı ancak böyle bir dayanışma ile önemli ölçüde karşılamak ve bu talebin altından kalkmak mümkün olabilir.

Yine de TİDER’le, Türkiye’deki diğer STK kardeşlerimizle ve GFN’in ağında ellerinden geleni yapan diğer gıda bankalarıyla gurur duyuyorum. En ihtiyaç duyulan zamanda bu STK’lar üzerinden yaptıklarımız sayesinde insanların dertlerine bir nebze deva olabiliyoruz. Sadece insanlar değil hayvanlarla ilgili çalışan STK’lar da var. İhtiyaç sahipleri yalnızca insanlardan oluşmuyor. Hayvanlarla ilgili bir hatırlatma yapmak açısından şu linki de paylaşmak isterim: https://www.instagram.com/p/B-H2sxKhXfS/?igshid=jjxz2zqtlw16

Bu zor dönemler de geçecek. İsrafın olmadığı ve ihtiyaç sahibinin kalmadığı bir dünya düzeni oluşturana kadar çalışmalarımız devam edecek.

Bu zorlu mücadelede TİDER’e destek olmak isteyenler https://fonzip.com/tider/bagis#/ linkine girip bağışlarını yapabilirler. Destekleriniz için şimdiden teşekkür ederiz.

İlginizi Çekebilir
Yorumlar ( 0 )
Bu yazı hakkında ilk yorumu siz yapın...
Yorumlarınız için