Robert De Niro’nun ikizim Baran’la koyu muhabbeti
Geçen gün ikiz kardeşim Baran, kendi sosyal medyasında en sevdiğim aktör Robert De Niro’yla muhabbetini gösteren bir video yayınladı. Bu videoda De Niro, Baran’la muhabbetini övdükten sonra Nobu İstanbul projesiyle ilgili güzel temennilerini iletip babama selamlarını söylüyor.
Şu dünya nelere kadir! Taksi Şoförü, Kızgın Boğa, Baba 2, Zor Baba, Limit Yok ve daha nice filmleriyle aktörlüğüne hayran olduğum, bana göre her tür rolün altından başarıyla kalkabilen dünyanın en iyi aktörü Robert De Niro, geçen hafta ikizim Baran’la muhabbet edip babama selamlarını iletti.
Videoyu Baran’ın sosyal medyasında izledikten sonra onu aradım ve böyle bir şeyi nasıl gerçekleştirdiğini sordum. Kendisini tebrik ettim.
O da bana hikâyesini anlattı: New York’ta kaldığı sürede çevre edinirken Robert De Niro’yla da tanışmış. İstanbul’da Nobu restoranı açma fikri ortaya çıkınca bu tanışıklık dostluğa ve iş ortaklığına dönüşmüş. Pandemi ortamında diz ameliyatı olan Robert De Niro’nun evine ilk kabul ettiği misafir de Baran’mış.
De Niro’nun şoförünü bile şaşırtan yakınlık
Bu muhabbetti şöyle tasvir ediyor Baran:
NY’a gelmeden 5-6 gün önce bir zoom toplantısında Robert De Niro’ya New York’a geleceğimi söyleyince, “bizim otelde kal” dedi ve adıma rezervasyonu yaptırdı. New York’ta Robert de Niro’nun Greenwich Oteli’nde kalmış oldum, check out’ta benden para almadılar. Daha önce Locanda Verde adlı restoranına gitmiştim ama ilk defa otelinde kaldım.
Şoförü otelinden beni alıp evine götürürken arabada şöyle bir muhabbet oldu:
- Robert De Niro’nun doktoru musunuz?
- Hayır değilim. Ortak iş yapıyoruz.
- Nobu’ya ortak mı oldunuz?
- Hayır Nobu’ya ortak olmadım. İstanbul’de bir Nobu restoranı açmaya hazırlanıyoruz.
Şoför şaşırarak Baran’a şunu söylemiş: “Bob (Robert yerine kısaca Bob diyorlarmış) normalde kimseyle görüşmez, hele böyle bir ameliyatın hemen ertesi günü sizi bu şekilde evine çağırması beni çok şaşırttı. Belli ki çok önem veriyor.”
Önce ‘sake’, sonra rakı seremonisi
Sonrasında buluştuklarında Türkiye’yi çok seven ve Nobu İstanbul’u merak ettiğini belirten Oscar ödüllü oyuncu, Baran’ın davetini kabul ederek İstanbul’a geleceğini söylemiş. Hatta bunun da ötesinde İstanbul’a gelince Nobu’ya özel ‘Sake Seremonisi’nde bulunacağının müjdesini vermiş. Yani Ekim ayında Robert De Niro’yu İstanbul’a bekliyoruz. Eğlenceli geçeceğine emin olduğum sake seremonisine ek olarak başka bir gün de kendisi için İstanbul’da rakı-balık seremonisi düzenlemeyi umut ediyorum.
Bir de oğlu bizimle aynı yaşlardaymış, bir dahaki sefere Baran’ı oğluyla tanıştıracakmış. 2 hafta sonra da yeni filminde ata binme sahnesi varmış. Diz ameliyatından kısa bir süre sonra ata binme sahnesi çeken 77 yaşında bir aktörden bahsediyoruz. Kolay kolay efsane olunmuyor.
Samimi bir selam videosu
Görüşmeleri sırasında Robert De Niro, Baran’a bir de “Hadi beraber bir video çekelim” diye teklifte bulunmuş ve aşağıdaki videoyu çekmişler:
Bu videoda gördüğünüz gibi gayet samimi ve kendine has üslubuyla babama selam söyleyip Baran’la muhabbetini övüyor ve “Umarım İstanbul’da beraber güzel bir projeye imza atarız” temennisinde bulunuyor.
Bunları gördüğüme ve duyduğuma inanamadım açıkçası; kardeşimle gurur duydum. Baran’ın New York’ta seneler boyunca edindiği çevre, parayla gerçekleştirilebilir türden bir şey değil. Türkiye’den New York’a veya Miami’ye giden ve çok parası olan yüzlerce Türk iş insanının hiçbiri Baran’ın bu çevresine sahip değil. Robert De Niro buna güzel bir örnek. Televizyonlardan hayran hayran izlediğiniz veya haberlerini okuduğunuz birçok kişiyle ya tanışıklığı ya da arkadaşlığı var. Networking konusunda kardeşime şapka çıkarıyorum.
Nobu Restaurant hakkında
Şimdi gelelim, New York’tan dünyaya yayılan efsanevi Nobu Restaurant’ın İstanbul’daki açılış hazırlıklarına.
Bilmeyenlere hemen anlatayım. Nobu Matsuhisa, Robert De Niro ve Meir Teper tarafından kurulan ikonik Japon restoranı Nobu, dünya çapında en özel lokasyonlarda bulunan birçok restoranı ve 12 muhteşem Nobu Otelleri koleksiyonuyla büyümeye devam ediyor. Nobu, çarpıcı atmosferi ve sürekli kendini yenileyen karakteristik menüsü ile dünya çapında hayranları çekmeye devam ediyor.
Nobu, Ritz-Carlton Istanbul Otelimiz içinde, harika bir panoramik alanda Boğaz manzarasıyla İstanbul’da ilk kez hizmet vermeye hazırlanıyor. Soft opening’i Temmuz ayının başında, esas büyük açılışı da ekim ayında yapmayı planlıyorlar. Ekim ayındaki açılışa Nobu’nun tüm kurucuları ve üst düzey yönetimi tam kadro katılacakmış.
Pandemi döneminde tüm restoranlar kan ağlarken böyle bir yatırımın altına girmek büyük cesaret işi. Bu anlamda da Baran’ı ve babamı tebrik ediyorum. Nobu gibi bir markayı İstanbul’a kazandırmak da bu işin keyifli kısmı. İstanbul’un marka değerine katkıda bulunacağı kesin. Uzun vadede başarılı olmalarını temenni ediyorum.
Robert De Niro’yu da büyük bir heyecanla İstanbul’a bekliyoruz. Sake’nin yanında rakıyı da sevdirebilecek miyiz, onu da göreceğiz. Tabii burada “Sake-Rakı” kıyaslamasını metafor olarak kullanıyorum. Asıl amaç Türkiye’yi sevdirmek.
Federer’le esprili tanıtım filmi
Bunları söyledikten sonra Robert De Niro’nun Roger Federer’le birlikte rol aldığı İsviçre tanıtım filmi aklıma geldi. Gözünüzde canlanması için aşağıda paylaşıyorum:
İsviçre’nin çok sakin ve fazla mükemmel bir yer olduğunu söyleyen Robert De Niro, İsviçre tanıtım filminde oynayamayacağını Roger Federer’e iletip kendisinin aktör olarak dram istediğini, ancak bu şekilde hünerlerini gösterebileceğini söylüyor. Sonunda da “huzur videosu çekmek istiyorsan belki Hanks’i (Tom Hanks) arayabilirsin” diye de espriyi patlatıyor.
Dramın feriştahına davet :)
Benim de bu konuda şakayla karışık bir çift sözüm var: Gel kardeşim, Türkiye’ye. Burada dramın her gün dibine vuruyoruz. Yemekleri, kültürü, insanlarıyla çok güzel bir ülke olduğu gibi Amerika’da aklınıza dahi gelmeyecek türden sıkıntıları yaşayan bir ülkemiz var. Yani bizim burada iyisiyle kötüsüyle her tür renk mevcut. Aktörlüğünü en iyi Türkiye’de konuşturursun.
Ekim ayında görüşmek dileğiyle, sevgili Robert De Niro.