Seçim sürecinde sakinliğini koru ve katkıda bulun
Pazartesi günü İtalya uçuşumun ardından telefonumu açtığımda seçimlerin yinelenme haberini ve buna bağlı pek çok tepki mesajını gördükten sonra, dönüş yolumda bu yazıyı kaleme almak ve tüm İstanbullu seçmenlere sağduyulu ve yapıcı yaklaşımla nasıl katkıda bulanabileceklerini hatırlatmak istedim.
Hafta başında İtalya uçağım Catania’daki havalimanına indi, telefonumu açtım ve mesajlar sel gibi akmaya başladı. Hepsinde konuşmalar ve tartışmalar aynı tema üzerineydi: İstanbul seçimlerinin yinelenmesi. Ardından sosyal medyada göz gezdirdim. Orada da benzer bir ortam vardı. Yapılan yorumların büyük bir çoğunluğu içinde bulunan bu durumu ciddi anlamda eleştiriyordu. Hatta içlerinde bazı tanıdıklarım durumu daha da ileri götürüp veryansın ederek aşağıdaki gibi çok sert ve eleştiri boyutu yüksek mesajlar yayınladılar:
“Böyle bir günde hala şuraya tarafını belli edip demokrasiye sahip çıktığını yazmayan (devlet memurları yasalarla sınırlandırılmıştır) arkadaşlarımla bugünden itibaren tüm ilişkimi kesiyorum.
İlkesi omurgası olmayan kişi arkadaşım da olmasın zaten! Yersek tabii yanımızdayken hepsi muhalif! Ama hiç suya sabuna dokunmadan, en ufak bir riski göze almadan muhalif olunmaz böyle bir ortamda, olunsa olunsa çıkarcı olunur, ilkesiz olunur, kişiliksiz olunur!”
İtalyanlar bile merakta
Ertesi gün sabahki teknik toplantıdan sonra ilgili yabancı firmanın yöneticileriyle öğle yemeğine oturduk. Henüz tanıştığımız iki İtalyan yöneticiden biri daha “Merhaba, nasıl gidiyor?” dahi demeden, “İstanbul’daki seçimler yineleniyormuş, Türkiye’de neler oluyor?” diye sordu.
Bu toplantıdan çıktım yine bana gelen mesajlardan birinde doların 6,10’a fırladığını, artık ekonomik krizin kendini iyiden iyiye hissettirdiğini okudum. Hemen çalıştığım bankanın cep telefonu uygulamasından kurlara baktım, hakikaten dolar 6,10’a fırlamıştı.
Tüm bunların üzerine İtalya’dan dönüş yolunda bu yazıyı kaleme almaya karar verdim.
Normalde bloğumda siyasetle ilgili yazı yazmıyorum. Burada da siyasete atfen bir yorumda bulunmayacağım. Elbette bir siyasi görüşüm var ancak yaptığım işten (yenilenebilir enerji) ve kurucusu olduğum sivil toplum kuruluşundan dolayı kamuoyu önündeki tarafsızlığımı devam ettirmem gerekiyor. Kamuoyu önündeki tarafsızlığımı koruyarak memlekete fayda sağlamaya devam edeceğim.
Ne yapmalıyız?
Seçimlerin tekrar edilme kararını her türlü eleştirebilirsiniz. Örneğin “En son seçimde 4 oy attık. Bunlardan 3’ü geçerli olup da biri nasıl geçersiz oldu?” diye sorarak kararın hakkaniyetini ve hukuka uygunluğunu sorgulayabilirsiniz. Bu sizin hakkınız. Ancak benim bu yazıdaki amacım farklı. Yazımın amacı yol göstermek olacak.
Öncelikle sakinliğinizi koruyun. Büyük bir gerginlik ve sinirle yazılmış yorumlar genelde yanlış yere çekilir ve içinde bulunduğumuz durumu iyileştirmenin aksine daha büyük gerginlik yaratarak sorunu derinleştirir. O yüzden kendinizi kaybedip sosyal medya ve diğer mecralarda sinirlerinizi boşaltmak için yorum yapmaktan kaçının. Böyle negatif aksiyon almak sizi gereksiz strese sokup sağlığınızı etkileyebilir, çevrenizdeki bazı kişileri rencide edebilir ve yapabileceklerinizi engelleyebilir. Bunun yerine faydalı olmayı düşünün.
Nasıl faydalı olabileceğinize dair de düşüncelerimi aşağıda bulabilirsiniz:
1. Oy kullanın
Hangi partiden yana olursanız olun, mutlaka vatandaşlık görevinizi yerine getirin. Tatil programı yaptıysanız hemen iptal edin. Ne olursa olsun oy kullanın. Katkıda bulunmak istiyorsanız, her şeyden önce yapmanız gereken ilk iş budur.
2. Çevrenizi oy kullanmaya teşvik edin, gerekirse yardımcı olun
Etrafınızla konuşun ve herkesi oy kullanmaya teşvik edin. Ayrıca oy kullanmakta fiziksel olarak zorlanacak yaşlı veya engelli yakınlarınıza bizzat yardımcı olun.
Kendimden örnek vermek gerekirse adet gereği her seçimde babaanneme oy kullandırırım. Sabah erkenden önce kendi oyumu kullanırım, sonra babaannemi alıp oy kullanacağı okula götürüp yardımcı olurum. Bu seçimde de aynısını yapacağım. Babaannem bu duruma artık o kadar alıştı ki, normalde gününe 11.00 gibi başlarken, seçim sabahı erkenden beni arayıp “Oğlum geliyor musun?” diye soruyor. Ben de büyük bir keyifle onun oy kullanmasına yardımcı oluyorum. Her oy kullanmadan sonra onun aldığı hazzı görmek bana ayrı bir keyif veriyor. Siz de yakın çevrenizi oy kullanmaya teşvik edin gerekirse bizzat eşlik edip yardımcı olun.
3. Seçimlerde görev alın
Eğer bir siyasi parti tercihiniz varsa, partinizde müşahit olarak görev alabilirsiniz veya benim gibi tarafsız bir konumda olmak isterseniz “Oy ve Ötesi” gibi kuruluşlarda görev alabilirsiniz. Ben de yoğunluğumdan son birkaç seçimde Oy ve Ötesi’nde görev almamıştım. Bu seçimde tekrar görev almaya karar verdim. Gönüllü olarak ne görev üstleneceğimi şu sıralar Oy ve Ötesi ile görüşüyorum. Bu vesileyle tüm İstanbullular için sandıklara sahip çıkmanın öneminin altını çizmek istiyorum.
4. Seçimlerde görev almayı teşvik edin
Sadece oy kullanmayı değil aynı zamanda sandıklarda da görev alma konusunda etrafınızdaki herkesi teşvik edin. Ben de bu anlamda üzerime düşeni yaparak girişimlerimde şirket çalışanlarına sandıklarda görev yapanlara ertesi günü tatil olarak kullandıracağımızı bildirdim. Tabii bir girişimci olarak ben hem seçim günü görev yapacağım hem de ertesi gün pazartesi işbaşı yapacağım.
Bizim yaptığımız gibi birçok firma da oy kullanmayı teşvik edecek uygulamalara imza atıyor. Örneğin THY ve Atlasjet seçim tarihlerinde bilet rezervasyonu yapanların iptallerini hiçbir masraf almadan yapacaklarını kamuoyuna bildirdiler. Bazıları daha da ileri gitti. Örneğin güney sahillerindeki bazı oteller de o tarihler müşteri almayacaklarını deklare edip adeta “Buralara gelip tatil yapmayın, İstanbul’da kalıp vatandaşlık görevinizi gerçekleştirin” dediler. Güney belediyelerinin de bu yönde esprili paylaşımları oldu. Son olarak içinde bulunmaktan gurur duyduğum Adım Adım, Cunda’da 22 Haziran’da organize edilen Ultimate Cunda’ya katılacaktı. Adım Adım koşu, yüzme ve bisiklet yarışından oluşan triatlon etkinliğinin 6 Temmuz’a ertelendiğini bildirdi. Organizatörleri duyarlılıklarından dolayı tebrik ediyorum.
TİDER olarak da bu tarihteki etkinlikte “İsrafı Önleme” vizyonumuzu Bozcaada’da yaptığımız gibi hayata geçireceğimizi buradan duyurmak isterim. Hatırlatma amaçlı Bozcaada’daki organizasyonumuzun videosunu da paylaşmak isterim: https://www.youtube.com/watch?v=E5cOP9FgF4Y
23 Haziran’daki sandık nöbeti
23 Haziran Pazar günü rutinim belli. Sabahın ilk saatlerinde görev alacağım bölgeye gideceğim ve işleri organize ettikten sonra oy kullanmaya gideceğim. Hemen akabinde babaanneme oy kullandırıp görev alanıma döneceğim. O gün muhtemelen gece yarısına kadar çalışıp sandıklara elimden geldiğince sahip çıkacağım.
Ertesi gün de saat kaçta yatarsak yatalım her zamanki gibi sabahın ilk saatlerinde işbaşı yapacağım. Girişimcinin kaderi bu. Hangi şartta olursak olalım, işimize sahip çıkmak zorundayız. Tabii Pazar günü sandıklarda görev yapan arkadaşlarımızı de Salı günü işbaşı yaptıklarında şahsen tebrik ve teşekkür edeceğim.
Tüm okuyucularımıza özetle şu mesajı vermek isterim: Koşullar ne olursa olsun, sizler de sakin olun ve sandıklara sahip çıkarak katkıda bulunun. Eninde sonunda bütün taşlar yerine oturur.
Sağlıcakla kalın.
Keep Calm (Sakinliğinizi Koruyun) ile başlayan klasik görsellerden birini bu yazı için kullanmak istedim.” Keep Calm and Contribute” yani yazının başlığında da belirttiğim gibi “Sakinliğinizi Koruyun ve Katkıda Bulunun.”
Etiqueta: özel günler