Dalgaların efendisi Portekiz’e yolculuk
Zaman zaman iş amaçlı gittiğim yerlerde vakit geçirip bulunduğum yerin keyfini çıkarmayı severim. İşte Lizbon yakınlarında katıldığım “On the Edge” adlı hafta sonu etkinliği sayesinde de Portekiz’in en seçkin sörf destinasyonlarından Ericeira ve Nazaré’nin keyfini çıkarabildim.
Aile Ofisi yöneticisi dostum David’in davetiyle 24-26 Şubat tarihinde düzenlenen “On the Edge” adlı etkinliğe katılmaya karar verdim. Burada Avrupa’nın farklı lokasyonlarından bir araya gelen Aile Ofisi yöneticileri ve onların dostları Portekiz’in Lizbon şehrine yaklaşık 50 km mesafede bulunan Ericeira beldesinde inşa edilmiş harika bir otelde bir araya geldiler.
Bu etkinliğin misyonu sporcular ve iş insanları arasında fikir alışverişini kolaylaştıran bir platform oluşturmaya dayanıyor. Katılımcıların görüş, yaklaşım ve başarıya ulaşma yordamlarının günden güne geliştirilmesi hedefleniyor.
Organizasyonu yapan Christian, Alex ve Benjamin ‘Limestone Capital’ adlı bir fon kurup 50 civarında aile ofisiyle işbirliği ve ortaklıklarını sürdürüyorlar. Bu fon aracılığıyla sıkıntılı duruma düşmüş gayrimenkulları satın alarak, harika konseptlerle gelir getiren mülkler haline getiriyorlar.
Avrupa'nın en batısında, Lizbon'un dışında, Atlantik Okyanusu’na bakan ücra bir konumda bulunan Limestone Capital, hem iş hem de spor dünyasından yüksek performanslı kişileri bir araya getiren bir konferansa ev sahipliği yaptı.
Etkinliğin ufuk açan faydaları
Bilgilendirici panel tartışmaları, yüksek performanslı sörf ve harika mutfak deneyimlerinden oluşan bir hafta sonu düzenlendi. Yüksek performanslı sporcular ve iş adamları arasında fikir alışverişini kolaylaştırmak ve bu karşılaşmaların verimiyle büyüyecek bir platform oluşturmak için güzel bir adım atılmış oldu.
Yıllar geçtikçe, yüksek performans gösteren sporcularla yakın işbirliği içinde çalışarak, bu değişimin bize sağladığı faydayı gördük. Dünyayı onların gözünden görmeyi öğrendik: Arzu nasıl uyandırılır, zorluklara nasıl yaklaşılır ve başarı nasıl tezahür ettirilir. Hiçbir yerde öğretilmediğini gördüğümüz, ancak bir bakıma kişisel başarımız ve mutluluğumuzun anahtarı olan dersler.
Biliyorsunuz ben de son birkaç aydır ENKA’da koşu performansımı artırmak için düzenli antrenman yapıyorum. Bu antrenmanlar bile bana son birkaç ayda çok şey kattı. O yüzden de kendi kendime profesyonel sporla bağ kurduğum 2 ayın ardından böyle bir etkinliğe katılmış olmam benim için güzel bir deneyim oldu.
Davet edilmiş olduğum bu etkinlikte de gerçekleştirmiş oldukları bazı gayrimenkul konseptlerini bizlerle paylaşmak istediler. Uzun ve sağlıklı ömür ile hayattan keyif alınmasını sağlayacak şekilde tasarlanmış, sadeliğiyle ön plana çıkan Aethos Hotels zinciri de geliştirdikleri bu konseptlere güzel bir örnek oluşturuyor. Ericeira’daki Aethos Hotel her anlamda bana hem keyif verdi hem de sıkıntılı gündemimde biraz olsun nefes almamı ve kim olduğumu hatırlamamı sağladı. Bu anlamda başta beni davet eden David olmak üzere tüm organizatörlere (Christian, Alex ve Benjamin) teşekkür ederim.
Pozitif ve insanı rahatlatan enerjisi ile Ericeira’daki Aethos Hotel’i daha yakından incelemek isterseniz web sitesine bakmanızı tavsiye ederim: https://www.aethos.com/ericeira/
Bunlar da size fikir vermesi açısından otelin bazı resimleri:
Resim 1
Resim 2
Resim 3
Resim 4
Resim 5
Resim 6
Resim 7
Cuma akşamı uzun bir masada Portekiz mutfağının muhteşem yemeklerinin tadını çıkardık. Güzel bir sohbetle herkes birbirini tanırken lezzetli Portekiz yemeklerinin da tadına bakmış olduk. Harika bir akşam yemeğinden sonra uzun süredir özlemini duyduğum deliksiz bir uykuya dalmış oldum. Ertesi gün de kahvaltıdan sonra Portekiz’in tanınan profesyonel kadın sörfçüsü Joana Andrades ile sohbet havasında bir konferansa katıldık. Kendisi bu etkinlikte Portekiz’deki dev dalgaların üzerinde sörf yapmadan önce nasıl hazırlık yaptıklarını ve sonrasını anlattı. Bizler de aklımızdaki soruları yönelttik.
Tüm bunları söylemişken biraz da otelimizin bulunduğu Ericeria’dan bahsedelim. Wikipedia’dan aldığım bazı bilgileri fikir vermesi açısından sizlerle paylaşmak isterim (tam metni https://en.wikipedia.org/wiki/Ericeira linkinde okuyabilirsiniz).
Ericeira hakkında genel bilgi
Ericeira Portekiz'in batı kıyısında (Mafra belediyesinde, Lizbon'un yaklaşık 45 km kuzeybatısında) konumlanır. Dünya Sörf Rezervleri arasında yer alması ve olağanüstü kıyı şeridi koşulları nedeniyle Avrupa'nın sörf başkenti olarak kabul edilen bir sivil bölge ve sahil topluluğudur. Ericeira'nın 2011 nüfusu 10.260 olarak saptanmıştır.
Ericeira, 1940'larda ve 1950'lerde Lizbon'daki birçok aile için popüler bir yaz tatili yeriydi. Bugün, ülke içi ve yurt dışından gelen turistlerin yanı sıra, bölgedeki iyi koşullara sahip kırk plaj sayesinde dünyanın dört bir yanından gelen sörfçüler için popüler bir destinasyondur.
Ekonomi
Ericeira, Avrupa'da ve dünyada birinci sınıf olarak tanınan birçok plaj ve sörf noktası ile çevrili bir sahil kasabasıdır. Yemek servisinden konaklamaya, ticaretten balıkçılığa dek kasabadaki ana faaliyetler turizm işletmeciliğine dayanmaktadır. Ericeira, Portekiz'in ilk ve en büyük sörf kulübü olan Ericeira Surf Club'a ev sahipliği yapmaktadır. 1993 yılında kurulan kulüp, yıllar boyunca sörf, bodyboard, kneeboard ve longboard dallarında yerel, bölgesel ve ulusal yarışmalar düzenleyen Ericeira Naval Club'ın sörf biriminden gelişmiştir. Ayrıca Ericeira Surf Club, yerel sporcuları ve sörf yapmayı öğrenmek isteyen turistleri eğitmek amacıyla bünyesinde bir de okul barındırmaktadır.
Sörf
ASP Dünya Turu Sörf Şampiyonası'nın bir turuna rutin olarak ev sahipliği yapan ve bu alanda Avrupa'nın en iyi plajlarından biri olarak kabul edilen Ribeira d'Ilhas plajı, kasabanın 2 kilometre kuzeyinde yer almaktadır. 2011'de Ericeira, Kaliforniya'daki Malibu ve Santa Cruz, Avustralya'daki Manly Beach ve Peru'daki Huanchaco ile birlikte WSR tarafından Dünya Sörf Rezervlerinden biri olarak seçildi. Yerel meclis, sörfün yerel kültür ve ekonomi için önemini vurgulamak ve onlara desteklerini göstermek için Ribeira d'Ilhas kıyısını yeniden geliştirdi.
Cumartesi günü Portekiz’in tanınan sörfçüsü …...... ile sohbet programından sonra otobüslere binip dünyanın en büyük dalgalarına sahip yerlerden biri olan Nazaré’ye gittik. Otobüsle yaklaşık 1,5 saatlik yolculuktan sonra Nazaré’ye vardık. Hemen sörf (balıkadam) kıyafetlerini giydik ve doğrudan en sert dalgaların olduğu burna gittik. Aklınızda canlandırmanız için bu sırada çektiğimiz bazı kareleri sizlerle paylaşmak isterim:
Resim
Resim
Resim
Resim
Resim
Burada etkinliğin bir parçası olarak dalgaların üzerine teker teker jet skiyle çıktık. İnanılmaz bir deneyimdi. Benim jet skimi süren Brezilyalı bir jet ski şampiyonuymuş. Sürüşünden belliydi. Dalgalarla dalga geçer gibi kullanıyordu. Önce jet skinin üzerinde gittik sonra da denize girip arkasındaki board’la dalgaların üzerine çıktık. Arkadaki board’un üzerinde bacaklarımız suyun içinde, bir rodeoda boğanın üzerine çıkıp düşmemek için iplere tutunuyormuş gibi ciddi bir mücadele verdik. Benim jet skiyi kullanan Brezilyalı, başkalarını aldığında bazen daha sert kullandı. Benimki nispeten sakin geçti, hiç düşmeden tamamladım. Ama benden sonra binen Almanı haşat etti. Çocuk da iyi dayandı, hakkını vermek lazım.
Bu harika etkinliğin ardından, sörf merkezinde lezzetli yemeklerin tadını çıkardıktan sonra Ericeira’daki otelimize geri döndük. Etkinliği gerçekleştirdiğimiz Nazaré’yi daha iyi tanımanız açısından Wikipedia’daki özet bilgileri paylaşmak isterim.
Nazaré hakkında genel bilgi
Nazaré, Oeste bölgesinde, tarihi Estremadura ilinde ve Leiria Bölgesinde bulunan bir Portekiz kasabası ve belediyesidir. Belediyenin 82.43 km²'lik bir alanda 14.889 nüfusu, kasabanın ise yaklaşık 10.000 nüfusu vardır.
Silver Coast'taki (Costa de Prata) en popüler sahil beldelerinden biridir.
Nazaré kasabası üç mahalleden oluşur: Praia (sahil boyunca), Sítio (bir uçurumun tepesinde eski bir köy) ve Pederneira (bir tepenin üzerinde başka bir eski köy). Praia ve Sítio, bir füniküler demiryolu olan Nazaré Füniküleri ile birbirine bağlıdır.
Mevcut belediye başkanı, Sosyalist Parti üyesi Walter Chicharro'dur. Belde, Eylül ayı başında çeşitli etkinlik alayları, boğa güreşleri, havai fişekler ve halk oyunlarıyla şenlenen on günlük Nazaré Meryem Ana Festivali'ne ev sahipliği yapar.
Ekonomi ve Turizm
Nazaré kıyı şeridi, yüksek dalgalarıyla dünyanın en tehlikelileri arasındadır ve yerel balıkçılar yüzyıllardır onlara göğüs germiştir. Kasabanın gıda üretimi ve ekonomik canlılık için denize bağlı olması, kara çiftçiliğinin daha yaygın olduğu çevredeki Akdeniz eko-bölgesinden farklı olan benzersiz iklimin bir sonucudur. Nazaré'de balık tutmak, tamamen köyün erkekleri tarafından yürütülen bir faaliyettir ve kasabadaki günlük hayatı ve yönetimi kadınlara bırakır. Bu belirgin şekilde cinsiyete dayalı roller ve ilkel balıkçılık uygulamalarına bağlılığın, kasabanın henüz modern bir endüstriyel toplum haline gelmemesinin başlıca nedeni olduğuna inanılıyor.
20. Yüzyıl’da Nazaré, bir balıkçı köyünden Portekizli ve yabancı turistlere yönelik bir cazibe odağına dönüştü ve kendini tüm dünyada pitoresk bir sahil kasabası olarak tanıttı.
Atlantik kıyısında yer alan, uzun kumsallara sahiptir (bazıları tarafından Portekiz'in en iyileri arasında kabul edilir), yaz aylarında çok sayıda turist çeker. Kasaba eskiden balıkçıların giydiği geleneksel kıyafetlerle tanınırdı. Kadınlar geleneksel olarak farklı renklerde yedi pazen etek üzerine başörtüsü ve işlemeli önlükler giyerler. Kostümler hala ara sıra giyilir.
Orta Portekiz'i ve özellikle uluslararası üne sahip Meryem Ana Kutsal Alanı'na (yakınlarda Cova da Iria'da bulunur) akın eden turistlerin ve Katolik hacıların çoğu, ziyaret etmek veya sörf şampiyonalarını izlemek için Nazaré'ye gider.
Müzeler ve kültür merkezleri
Doktor Joaquim Manso Halk ve Arkeoloji Müzesi
Reitor Luís Nesi Kutsal Sanat Müzesi
Balıkçı Evi Müzesi
Nazaré Arenası
Nazaré Kültür Merkezi
Sörf
Nazaré, Nazaré Kanyonu'nun su altında bulunması nedeniyle oluşan çok yüksek kırılma dalgaları sayesinde çok popüler bir sörf beldesidir. Yerel su akıntısı ile büyük okyanus dalgalarının buluştuğu kanyon, dalga yüksekliklerinin önemli ölçüde artmasına yol açar.
Dalgaların yüksekliği nedeniyle Nazaré'de çok sayıda sörf rekoru kırıldı. Kasım 2011'de, o zamanlar Hawaii'de ikamet eden sörfçü Garrett McNamara, Praia do Norte, Nazaré'de o zamanlar rekor kıran dev bir dalgada sörf yaptı: çukurdan tepeye 23,8 m (78 ft). 8 Kasım 2017'de Brezilyalı sörfçü Rodrigo Koxa, 24,4 m'lik (80 ft) büyük bir dalgada sörf yaparak önceki rekoru kırdı; bu başarısı ile Quiksilver XXL En Büyük Dalga ödülünü kazandı ve ‘sörf yapılan en büyük dalga’ kategorisinde Guinness Rekorlar Kitabı’na girdi. Ekim 2020'de Alman sörfçü Sebastian Steudtner, 26,2 m (86 ft) olarak ölçülen dev bir dalgayı sürerek bu rekoru güncelledi ve bu alandaki en başarılı sörfçü oldu.
2015'te 80.000 ziyaretçiden 2017'de 174.000'e çıkan São Miguel Arcanjo Kalesi'ndeki deniz feneri gibi merkezlerde, sörf yarışmaları için izleme noktalarına gelen ziyaretçilerde belirgin artışlar oldu.
Tabii dev dalgaların üzerinde sörf yapmanın ciddi riskleri de var. Bir anda dalga sizi içine çekip boğulabilirsiniz. Örneğin yakın bir zaman önce, 5 Ocak 2023'te Brezilyalı profesyonel sörfçü Márcio Freire sörf yaparken hayatını kaybetti.
Adrenalinin ardından dinginlik
Cumartesi Nazaré etkinliğinden otele döndükten sonra hazırlanıp akşam yemeğine indik. Lezzetli akşam yemeğini yerken otelin lobisinde çalan profesyonel DJ’in ezgileriyle müziğin keyfini sürdük.
Ertesi gün Pazar sabahı da güzel bir kahvaltıdan sonra etkinliği sonlandırmak ve iç huzurumuzu bulmak için Meditatif Ses Şifası yaptık. Toplu halde yaptığımız meditasyon bana iyi geldi. Kafanızda canlandırmanız için Ses Şifalı Meditasyon seansından çekilen bazı kareleri aşağıda paylaşıyorum:
Resim
Resim
Resim
Meditasyondan sonra odama çıkarken iyice rahatlamış bir halde kendi kendime ‘Stresli Türkiye gündemine artık hazırım’ diyordum. Keyfim yerinde bir şekilde hazırlıklarımı tamamlayıp arkadaşlarla vedalaştıktan sonra otelden çıkış yaptım.
Umarım bizler de Türkiye’de kendi akıl ve vücut sağlığımız için böyle ortamlar yaratabiliriz. Arada çok büyük fark var. Biz bu ülkede ne saçmalıklarla uğraşıyoruz, başta Avrupa olmak üzere dünyanın birçok yerinde insanlar güzel ve mutlu bir yaşamın bir yolunu bulup hayatlarını idame ediyorlar.