İkiyüzlülük ve yasaklar futbola ne ‘Katar’?

Geçtiğimiz günlerde büyük tartışmalar arasında klasik haziran ayı takvimi kasım ayına kaydırılan Dünya Kupası organizasyonu Katar’da başladı. Bu yazımda FIFA, Dünya Kupası tarihi ve futbolun endüstrileşmesi konularına yer verip Katar gibi bir ülkenin tüm bu denklemin neresinde yer aldığını irdeleyeceğim. Ayrıca futbolun neden bir topun etrafında koşan 22 kişi olmanın çok ötesinde bir sahne olduğunu anlatacağım. Sonunda da gönlümden geçen final maçını paylaşacağım. devamı...

Ülkemizde yitirilen değerler kader mi?

Öncelikle 13 Kasım’daki hain terör saldırısında hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına da sabır diliyorum. Bu çok boyutlu bir terör olayıdır, detaylarına bu yazıda girmeyeceğim. Ancak bu olayın olduğu günün sabahı Boğaz'da koşarken keyifli ve sakin bir pazar günü geçirmeyi umuyordum. Öyle olmadı. Benim için geçen pazar günü gittikçe iç karartıcı ve problemli bir hal aldı. Olayların nasıl geliştiğini anlatayım. devamı...

İstanbul Maratonu’na keyifli dönüş

Geçmişte her sene İstanbul Maratonu’na ana katılım amacım kurucusu olduğum Tider (Temel İhtiyaç Derneği) adına açtığım kampanyamı yönetmek ve kampanya açanlara destek olmaktı.  O yüzden bu etkinlikte idari işlerle uğraşmaktan koşmanın keyfine tam olarak varamazdım. Geçmişte bu etkinliğin bana göre en güzel yanı Tider’e destek olan gönüllülerimizin yarattığı pozitif kardeşlik havasıydı. Bu sene ise İstrunbul koşu grubuyla kendi keyfim için koştum. Farklı ve güzel bir deneyimdi. Neler olduğunu anlatayım… devamı...