Bu hafta sonu Türk basketbol ve voleybol takımlarının Avrupa’da şampiyonluklarını gururla izledik. Cumartesi, Avrupa’nın en önemli erkek basketbol turnuvası Euroleague’de Anadolu Efes, İspanyol devi Real Madrid’i yenerek üst üste ikinci kez şampiyon oldu. Pazar da Vakıfbank, Avrupa’nın en önemli kadın voleybol turnuvası CEV Şampiyonlar Ligi Süper Finali’nde İtalya şampiyonu Imoco Volley'i mağlup ederek 5. kez şampiyonluğa ulaştı. Bu yazımda Anadolu Efes’in, bir sonraki yazımda da Vakıfbank’ın başarılarını ele alacağım.

Geçen sene Barcelona’yı finalde yenip Avrupa’nın en büyük basketbol turnuvası Euroleague’i kazanan Anadolu Efes’in Fenerbahçe’den sonraki bu başarıyı tekrarlaması koç Ergin Ataman’a yetmemiş, yeni hedef olarak artarda 2. Şampiyonluğu hedeflediklerini dillendirmişti. O dönemde hep iddialı konuşan Ergin Ataman’ın çoğunlukla hedeflerini tutturduğu unutulup “yok artık, Avrupa’nın en büyük kupasını kazandın, adını tarihe altın harflerle kazdırdın, bu başarı sana ömür boyu yeter” diyenlere nispet Ergin Ataman ve takımı bu şampiyonayı bu sefer Barcelona’nın İspanya’daki ezeli rakibi Real Madrid’i yenerek tekrarladı. Ergin Ataman’a şapka çıkarıyoruz.

Esasında Anadolu Efes’in gümbür gümbür başarılara imza atması Ergin Ataman’ın direksiyona geçmesiyle belli oldu. Ergin Ataman Anadolu Efes’te 2017-2018 sezon ortasında dümene geçtiğinde Anadolu Efes Euroleague grup maçlarında sonuncuydu ve o sezonu sonuncu olarak bitirdi. Hızlı bir yeniden yapılandırmayla bir sezon sonra (2018-2019) Anadolu Efes final four’a kaldı ve yarı finalde Fenerbahçe’yi 92-73 gibi farklı bir skorla geçip finalde CSKA Moskova’ya 91-83 yenilip kupayı kazanmayı elinden kaçırdı. Anadolu Efes’in bir önceki sezon lig sonuncusu olup ertesi sezon final four’a kaldıktan sonra final oynaması Dünya Basketbol literatürüne geçmiş bir başarı hikayesidir.

 

2021’de gelen ilk Euroleague şampiyonluğu

Sonrasında 2019-2020 senesinde Euroleague’de kendi grubundaki takımları yenip açık bir üstünlükle normal sezonu birinci sırada tamamladı. 28 maçın 24’ünü kazanan Anadolu Efes o sezon Euroleague rekorunu da kırdı. Ancak maalesef 2020 senesinde patlak veren pandemi yüzünden final four maçları iptal edildi ve şampiyon ilan edilmedi.

Anadolu Efes’in hak ettiği şampiyonluk ise bir sonraki sezon yani 2020-2021 sezonunda geldi. Anadolu Efes’in Türk Basketbol tarihindeki en büyük başarılardan birine imza atışını geçen sene blog yazımda kaleme almıştım. Hatırlatmak için tekrar paylaşıyorum: https://www.serhansuzer.com/tr/efsane-efes-sonunda-avrupanin-zirvesinde

Geçen seneki final four’da bir önceki finalde kaybettiği CSKA Moskova’yı yarı finalde 89-86 yenip finalde de Barcelona’nın rakibi oldu. Final maçında da Avrupa’nın en iyi takımlarından biri olan Barcelona’yı 86-81 yenip ipi göğüslemişti. Bu şampiyonluk hikayesini Ergin Ataman’dan dinleyelim:

 

Finale götüren Olympiacos zaferi

Bu sene de final four’un ilk maçında Olympiakos’u Micic’in son saniyelerde kaydettiği üçlükle yendikten sonra finalde Real Madrid’in rakibi oldu. İşte Micic’in o efsane basketinin Anadolu Efes’in bench’inden görüntüsü:

 

Bu seneki final four’un bu harika yarı final maçının özetini de sizlerle paylaşmak isterim:

 

Sırbistan’da oynanan maçta salonun büyük çoğunluğunu dolduran yaklaşık 11 binin üzerinde Yunanlı taraftarların önünde böyle bir zafere ulaşmak her babayiğidin hakkı değil. Helal olsun Anadolu Efes’e.

 

Ve finalde rakip Real Madrid

Finalde ise tüm sezon Barcelona’nın üstünlüğüyle geçen bir dönemde yarı finalde ezeli rakibi güçlü Barcelona’yı yenen Real Madrid Anadolu Efes’in rakibi oldu. Finalde daha az panik olan taraf Anadolu Efes Real Madrid’i 58-57 yendi. Bu maçın özetini de paylaşıyorum:

 

Maçın özetine gelirsek her iki tarafın güçlü tarafı belliydi. Efes'in kısaları ile Real'in uzunlarının rekabeti olacaktı. İlk yarıda Tavares'in üstünlüğü ve hücumda zorlanmamız endişe yarattı. Ancak Larkin'e son hızlı hücumunda Taveres'in yaptığı 2. faul neticesinde bench'e gitmesi, maçın gidişatını değiştiren etken oldu. Tabii Tavares’in yokluğunda Real Madrid’in bir diğer önemli pivotu Poirier maça ağırlığını koydu. Bu arada bizim uzunlardan Tibor Pleiss’in zaman zaman devreye girmesi ve iyi oyunu lacivert beyazlıları rahatlattı.

Dunston'ın 3. faulü alması, hücumda bir türlü tempo bulamamıza rağmen Larkin ve Mircic'in skoru sürüklemesi, bizi oyunda tuttu. Ancak ne Real Madrid ne de Anadolu Efes bir türlü farkı açamadı ve sonuçta ilk yarı 34-29 Real Madrid’in üstünlüğüyle sonuçlandı.

İkinci devre de ilk devre gibi skor anlamında kısır geçti. Bunun en büyük iki sebebi her iki tarafında yaptığı sert defans ve final heyecanından bolca kaçırılan şutlar. Pleiss’ın üçlüğü ve Tavares'in 3. faulü alması, Anadolu Efes adına maçın lehe dönmesine yardımcı oldu. Maçta Efes'in en iyi iki basketbolcusundan biri olan Larkin’in devreye girmesi ve bir diğeri Micic’in üzerine düşeni fazlasıyla yerine getirmesi ve onlara da Pleiss’in skor yükünü paylaşmasıyla yardımcı olması sonucunda Anadolu Efes kontrolü yine ele aldı. Micic ve Larkin’in hemen hemen her maçta çok iyi anlaşıp müthiş performanslar göstermesine hepimiz alışığız. Shane Larkin’in maçtan sonra “tarih yazmaya devam edeceğiz” beyanatı da bu olağanüstü basketbolcunun inancını gösteriyor: https://www.sozcu.com.tr/spor/basketbol/shane-larkin-tarih-yazmaya-devam-edecegiz-7149878/?utm_source=anasayfa_spor&utm_medium=free&utm_campaign=anasayfa_spor_zone_6

 

Micic-Larkin ikilisine Bryant ve Pleiss takviyesi

Bu muhteşem ikiliye takımda bir üçüncü basketçi katıldığı zaman Anadolu Efes rahatlıyor. Çünkü artık herkes bu ikiliyi yakınen tanıyor ve tüm takımlar sert önlemler almaya çalışıyor. Olympiacos maçının kahramanı bu anlamda Bryant olmuştu. Olympiakos karşısında 31 dakika süre bulan Elijah Bryant, Anadolu Efes formasıyla muazzam performanslarından birine imza attı. Başarılı oyuncu Yunan ekibi karşısında 16 sayı – 6 ribaund – 1 top çalma – 1 blok ile galibiyette büyük rol oynadı. Bryant’ın performansını özetleyen görüntüleri paylaşmak isterim:

 

Real Madrid maçında da Pleiss oldu. Özellikle ikinci yarıda ağırlığını koyan Pleiss’ın Real Madrid maçındaki performansının özeti:

 

Anadolu Efes’in bu sene final four’da gösterdiği başarıları analiz eden bir videoyu da bu vesileyle sizinle paylaşmak isterim: https://www.youtube.com/watch?v=R5fW1V9J6N0

Ergin Ataman ve öğrencilerini bu muhteşem başarıdan dolayı can-ı gönülden tebrik ederim.

Bu tebriği yaparken bir de ufak eleştiride bulunmak istiyorum. Bu finalde bir Türk takımı şampiyon oldu ama Türk takımında oynayan Türk basketbolcu yok. Belki yedeklerde vardır ama onlar da hiç oyuna girmedi. Hiç değilse Anadolu Efes’in kaptanı Doğuş Balbay oyuna girdiğinde tamam bir Türk basketbolcu oynuyor diyorduk ancak Final Four’da kaptan maalesef sakat olduğu için oynayamadı. Bu anlamda tek tesellimiz takımın başında bir Türk koçunun görev yapıyor olması.

Geçen yazımda da uzun uzun yer vermiştim. Bu yazımda da yine ayrı bir parantezi Ergin Ataman’a açmak isterim.

 

Ataman’ın mola kullanmama taktiği

Tartışmasız Türkiye’nin en başarılı koçu. Galatasaraylı olmasından da gurur duyduğum bir spor adamı. Hem duygularıyla hem de aklıyla hareket edebilen ve oyuncuların full potansiyellerine ulaşmalarını sağlayabilen bir basketbol dehası. Bu maçta da yine yaptı yapacağını ve Real Madrid maçının son çeyreğinde mola hakkını kullanmadan rakibini çaresiz bıraktı. Çok sert geçen bir mücadelede her iki takım da kıran kırana defans yaptığı için skor kısır kaldı ancak uygulanan taktikler itibariyle Ergin Ataman yine ağırlığını koydu.  Aydın Örs’ün öğrencisi olan Ergin Ataman her maça coşku ve heyecan katıyor.

Ergin Ataman, bir strateji kahramanı. Hedefi baştan ilan edip ona uygun kadroyu, teknik ekibi, bütçeyi, oyun sistemini belirleyerek yola çıkıyor. Eski fevri hareketlerini de törpülemeyi başardı artık olgun tavırlarıyla özgüvenini pekiştiriyor. Söz verdiği tüm hedeflere ulaşabiliyor. Şimdi de Anadolu Efes’in Euroleague şampiyonluğunu kutladığı saatlerde Milli Takımımız için de, “Avrupa Şampiyonluğu” sözü verdi: “NBA’den gelecek Alperen, Cedi, Furkan, Ömer Faruk ile Barcelona’dan Sertaç’ın katılımıyla, Larkin’li Milli Takımımız elbette şampiyonluğa oynayacak. Ardından Dünya Kupası elemeleri de var. Hedeflerimiz var, gücümüzü göstereceğiz” diyor. Verdiği sözleri tutan Ergin Ataman’ın daha nice başarılara ulaşmasını diliyoruz. İnşallah Milli Takım olarak da Avrupa Şampiyonu oluruz. Ergin Ataman da sonrasında başarılarını NBA’de devam ettirir. Anadolu Efes’ten sonra NBA hedefi olduğunu açık açık söyleyen Ataman’ın röportajını hatırlayalım: https://www.instagram.com/reel/Cd7fN-QIqef/?igshid=MDJmNzVkMjY=

Ergin Ataman dediğini yapıp tarihe geçtiğine dair bir haberi de bu vesileyle sizlerle paylaşmak isterim: https://www.sozcu.com.tr/spor/basketbol/ergin-ataman-dedigini-yapti-ve-tarihe-gecti-7149390/?utm_source=anasayfa_spor&utm_medium=free&utm_campaign=anasayfa_spor_zone_7

Bir de Ergin Ataman’ın başarılarını anlatan bir haberi okumanızı isterim:  https://www.t24.com.tr/haber/avrupa-basketbolunun-zirvesindeki-basantrenor-ergin-ataman,1036119

Anadolu Efes’in yeniden yükseliş öyküsü

Bu yazıları okuduktan sonra Türkiye’nin açık ara en iyi koçu olduğunu net bir şekilde görebilirsiniz. Keşke Galatasaray ondan daha fazla istifade edebilseydi. Neyse ki Anadolu Efes’in sahibi Tuncay Özilhan aile dostumuz ve ailecek sevdiğimiz insanlar. Tuncay Bey’i de bu kadar yatırımının ısrarla 46 senedir arkasında durmasından dolayı tebrik ederim. Bu vizyon ona ait. Geç de olsa bu yaptığı yatırımların son dönemde semeresini alması şahsen beni sevindiriyor. Efes’te her zaman iyi oyuncular vardı ve Türkiye’nin en iyi alt yapısına sahipti. Hep iyi bir koç eksikliği vardı, bunu da her anlamda olgunlaşmış ve en iyi dönemini yaşayan Ergin Ataman’la doldurdu. 1996 yılında kazanılan Koraç kupasından sonra bir türlü Avrupa’da başarıya ulaşamadı. Türkiye liginde de inişli çıkışlı bir istatistik yakaladı. En son 2004-05 sezonunda ipi göğüsleyen Efes Pilsen taa 2018-19 sezonuna kadar beklemek zorunda kaldı.

O dönemki adıyla Efes Pilsen için özellikle 2010’lu yıllar oldukça sıkıntılı geçti. 2011 yılında çıkarılan yasa gereği takımın ismi Anadolu Efes olarak değiştirilirken daha önceleri Beşiktaş ve Galatasaray’la şampiyonluk ipini göğüsleyen Ergin Ataman’ın tekrar takımın başına gelmesiyle Anadolu Efes’in önce ligdeki şampiyonluk hasreti sona erdi. Daha sonra ise Avrupa’da uzun yıllardır beklenen kupa geldi.

Ergin Ataman yönetiminde geçen yıl Euroleague finalinde Barcelona’yı devirerek kupayı müzesine götüren Lacivert - Beyazlılar, bu sezon ise bir başka İspanyol devi Real Madrid’i mağlup ederek üst üste ikinci Avrupa şampiyonluğunu kazandı. Türkiye’ye ilk Avrupa kupasını kazandıran ekip, Euroleague’de üst üste iki şampiyonluk alan ilk Türk takımı olarak da bir kez daha tarihe geçmeyi başardı.

Son kazanılan iki şampiyonluğun nerede kazanıldığı da ilginç bir rastlantı oldu. Geçen Euroleague turnuvasını Pleiss'in ülkesi Almanya'nın Köln şehrinde kazanan Anadolu Efes, bu seneki turnuvayı Micic'in memleketi Sırbistan'ın başkenti Belgrad'da kazandı.

Anadolu Efes’in bu uzun soluklu başarı hikayesinin diğer tüm spor kulüplerinin kulağına küpe olması dileğiyle. Gördüğünüz gibi bu başarılar kolay kolay gelmiyor. Anadolu Efes kurulduktan tam 45 yıl sonra Avrupa’nın en büyük kupasını kazanabildi. Bir sonraki sene ikinci şampiyonluğu kazanarak arka arkaya şampiyonluk kazanan Avrupalı 8 takımdan biri olarak tarihe geçti. Umarım bu başarılar sadece Anadolu Efes’le ve Ergin Ataman’la kalmaz, diğer Türk basketbol takımları da Avrupa’da daha nice başarılara imza atarlar.

 Bonus:

Anadolu Efes’in Anıtkabir ziyareti: https://twitter.com/AnadoluEfesSK/status/1529800675336527873?s=20&t=3BO4lgBM8sL_LmVwREq44g

Anadolu Efes’in taraftarlarıyla birlikte seslendirdikleri şarkı: https://twitter.com/AnadoluEfesSK/status/1529771100422524930?s=20&t=fhhBxirN-T9Gha1xSqc3tw

 

Etiket: eğitim