Doğanın attığı tokatlar sertleşiyor
7 Ocak tarihinde Los Angeles’ta (L.A.) neredeyse bütün ÅŸehri küle çeviren yangınlar serisi çıktı. Hem annem hem de kardeÅŸim tam yangınlar baÅŸladığı sırada L.A.’de oldukları için kısa süreli bir panik yaÅŸadık. Allah’tan hızlıca reaksiyon gösterip memlekete hemen dönüÅŸ yaptılar. Bu yangının yanı sıra dünyanın farklı yerlerinde aynı anda farklı türde afetler yaÅŸandı. Hep söylediÄŸimi tekrar ediyorum. Ä°klim deÄŸiÅŸikliÄŸi problemi bize katlanarak yansımaya baÅŸladı. DoÄŸanın attığı ve sürekli sertleÅŸen tokatları artık dünyanın her yerinde daha fazla hissediyoruz.
Annem 7 Ocak tarihinde omuriliÄŸinden tedavi olmak için Los Angeles’a gittiÄŸinde orada neyle karşılaÅŸacağını bilmiyordu. Uçağı havalandığı sırada Los Angeles’ın belki de tarihinde gördüÄŸü en büyük felaketlerden biriyle yüz yüze geleceÄŸini, tüm ÅŸehri küle çevirecek bir yangının baÅŸlayacağını kestiremezdi. KardeÅŸimle birlikte uçaktan indiÄŸinde ve otele gittiÄŸinde de durumu henüz tam olarak idrak edememiÅŸ. Ancak geldiÄŸinin ertesi günü, doktor randevuyu iptal edip ÅŸehir dışına çıkınca ve orada bulunduÄŸu birkaç gün içinde otelin giderek boÅŸaldığını fark edince durumun ne kadar ciddi olduÄŸunu anladılar.
Annem ve ikiz kardeÅŸim Baran L.A.’e vardığında ve bir gün sonra onlarla telefonda konuÅŸtuÄŸumda ilginç bir ÅŸekilde hala panik deÄŸillerdi. Bense Ä°stanbul’da aldığım haberlerle panikliyor ve onları aramaya devam ediyordum. VerdiÄŸim tek bir mesaj vardı, “L.A.’de her yerde yangın var, sizin otelin olduÄŸu yere de yangının ulaÅŸması uzun sürmez, bir an önce oradan çıkın, memlekete veya baÅŸka bir yere uçun.” Sonunda kararı verdiler ve L.A.’de annem 3 gün kaldıktan sonra Ä°stanbul’a uçak bularak dönüÅŸ yaptı. Baran da Miami’ye uçtu. Bu yangınların ortasında kalabilirlerdi, neyse ki sonunda doÄŸru kararı verip L.A.’i terk ettiler ve bana göre ucuz kurtuldular.
Adeta savaş alanı gibi
Annemle kardeÅŸim gibi L.A.’de oturan diÄŸer arkadaÅŸlarımla da temasa geçtim. Hepsi araçlara binip L.A. dışında bir yerlere gidiyordu. L.A. gibi Amerika’nın önemli ÅŸehirlerinden biri savaÅŸtan çıkmış gibiydi. Nitekim doÄŸanın insanlara açtığı bir savaÅŸtı bu. Fütursuzca oluÅŸturulan yaÅŸam standartları iklim deÄŸiÅŸikliÄŸine sebebiyet veriyor ve doÄŸa da bunun karşılığında önce yavaÅŸ yavaÅŸ tokat atarak, sonra da tokatların ÅŸiddetini artırarak karşılık veriyor. En sonunda dinozorların yok olması gibi bir ortamı yaratacak ölümcül darbeye doÄŸru ilerliyoruz. Aklımızı başımıza almamız gerekiyor.
Doğanın attığı tokatlar konusuna girmeden L.A. yangınlarının verdiği zararı, nasıl başladığını ve neler olduğunu anlatalım.
Zararın korkunç boyutu
Sadece Pacific Palisades ve Eaton yangınlarında yaklaşık 40 bin dönümden fazla alan kül oldu, 12 binden fazla yapı hasar gördü veya kullanılamaz hale geldi.
Yangınların neden olduğu toplam hasar ve ekonomik kaybın 250 ila 275 milyar dolar olacağı tahmin ediliyor (bkz: https://www.aa.com.tr/tr/dunya/abdde-los-angeles-yanginlari-nedeniyle-olusan-zararin-nasil-karsilanacagi-tartisiliyor/3453593)
Felaketin nedenleri
Los Angeles’ta yangınların neden çıktığına gelirsek, bu konuda güzel bir yazıyı BBC’de buldum. Yazının tümünü https://www.bbc.com/turkce/articles/cp9xzzmp2vmo linkinde okuyabilirsiniz. Durumu özetlersek, L.A. yangınları aÅŸağıdaki sebeplerde çıkmış:
1) Hızla büyüyen bitki örtüsünün yangına yakıt olması:
Edinburgh Üniversitesi’nden yangın bilimi araÅŸtırmacısı Rorry Hadden ÅŸöyle açıklıyor: Yangından önce düÅŸen yağış, bitki örtüsünün önemli ÅŸekilde büyümesine yol açabiliyor. Daha sonra bu yangın için potansiyel bir yakıt olabiliyor. Sonra da daha kuru hava dönemine geçiliyor, bu bitki örtüsü çok çok hızlı kuruyabiliyor ve adeta çıra etkisi yaparak yangın için yakıta dönüÅŸüyor.
2) Santa Ana “fön” rüzgarları:
Kaliforniya çölünden gelen rüzgarlar genelde sıcak ve kuru esiyor, bitki örtüsündeki nemi daha da kurutuyor. Ayrıca bu rüzgarların hızı bu yangınları özellikle yoÄŸun bir hale getirdi. Hadden’a göre "Santa Ana ya da fön rüzgarları" diye bilinen bu rüzgarlar, orman yangınlarının davranışlarını tahmin edilemez hale getiriyor. Bazı durumlarda bu rüzgarlar elektrik direklerini devirerek, kablolardan çıkan kıvılcımların etraftaki bitki örtüsünü yakmasıyla da yangınlara yol açabiliyor.
3) Kor yayılması:
Rüzgarlar yanan bitki örtüsündeki korları sürükleyip, ileriye taşıyabiliyor. Yangının birkaç metre önüne sürüklenip, yeni bitki örtüsüne yayılabiliyorlar ya da birkaç kilometre birden sürüklenip, baÅŸka yerlerde yangınları tetikleyebiliyorlar. Rorry Hadden "Bu korların onlarca kilometre dolaÅŸtığına dair haberler var. Evlerin etrafındaki boÅŸluklara ya da süs bahçelerine düÅŸüp, evleri yakabiliyorlar" diyor.
Bir kor bir evin alev almasına yol açarsa, itfaiyeciler müdahale edebiliyor. Ancak Hadden "Sorun ÅŸu ki, bu korlarla onlarca ev aynı anda alev alabiliyor ve sonra her bir yanan ev kendi korunu üretiyor. Yani rüzgarlarla taşınan bu korlarda bir tür domino etkisi görüyorsunuz" diyor.
4) Tepeler ve kanyonlar:
Los Angeles kentinin engebeli coÄŸrafyası da orman yangınlarının yarattığı riski büyütüyor, anında müdahaleyi güçleÅŸtiriyor. Topografya, tahliyeyi de zorlaÅŸtırıyor. Eski Los Angeles Belediye Meclisi Üyesi New York Times'a yaptığı açıklamada, Palisades bölgesinde tepe yamaçlarındaki dar yolların bölgeden kaçmak isteyenlerin önünde ek bir zorluk olduÄŸunu vurguladı.
5) Ä°klim deÄŸiÅŸikliÄŸi:
ABD hükümetinin araÅŸtırması iklim deÄŸiÅŸikliklerin, orman yangınları riskini ve yoÄŸunluÄŸu artırdığına iÅŸaret ediyor. ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer Yönetimi “Ä°klim deÄŸiÅŸikliÄŸi, artan sıcaklık ve kurak atmosfer, ABD’nin batısındaki orman yangını riskinin ve boyutunun artmasında önemli bir rol oynadı” dedi.
Çok sıcak geçen bir yazın ardından son aylarda yaÄŸmur düÅŸmemesi nedeniyle Kaliforniya eyaleti tehdit altında. Eyaletin güneyindeki yangın mevsiminin genelde Mayıs-Ekim arası olduÄŸu düÅŸünülürdü, ancak eyaletin Valisi Gavin Newsom artık belirli ayların söz konusu olmadığını söyledi ve “Artık yangın mevsimi yok, yangın yılı var” dedi.
İklim değişikliği temalı yazılarım
Åžimdi tam da bu iklim deÄŸiÅŸikliÄŸiyle ilgili söyleyeceklerim var. Öncelikle bu konuda daha önce kaleme aldığım bazı yazıları tekrar hatırlatmak isterim:
“Kuraklık gümbür gümbür geliyor”: https://www.serhansuzer.com/tr/kuraklik-gumbur-gumbur-geliyor
“Sıcak, çok sıcak, daha da sıcak olacak”: https://www.serhansuzer.com/tr/sicak-cok-sicak-daha-da-sicak-olacak
“Global kaynamadan çıkıp nasıl normale dönebiliriz?”: https://www.serhansuzer.com/tr/global-kaynamadan-cikip-nasil-normale-donebiliriz
“Orman yangınlarına karşı ne yapabiliriz?”: https://www.serhansuzer.com/tr/orman-yanginlarina-karsi-neler-yapabiliriz
“COP Zirveleri iklim deÄŸiÅŸikliÄŸiyle mücadelenin hakkını veriyor mu?”: https://www.serhansuzer.com/tr/cop-zirveleri-iklim-degisikligiyle-mucadelenin-hakkini-veriyor-mu
Tüm bu yazıların özeti ÅŸu: Acil önlem alıp karbon emisyonumuzu belli bir seviyenin altına çekmezsek, iklim deÄŸiÅŸikliÄŸinden kaynaklanan birçok felakete gebeyiz demektir. DoÄŸal afetlerin artan bir oranda arttığı bir dönemdeyiz. BaÅŸka bir deyiÅŸle, doÄŸa attığı tokatları giderek sertleÅŸtiriyor.
19. yüzyıldan beri bir ilk!
Hatta Dünya Meteoroloji Örgütü’nün yakın bir zaman içinde yaptığı bir bilgilendirmeyi sizinle paylaÅŸayım: Altı uluslararası veri setine dayanarak 2024 yılının tarihteki en sıcak yıl olduÄŸu doÄŸrulandı. GeçtiÄŸimiz on yıl, olaÄŸanüstü rekor kıran sıcaklıklar serisinde ilk 10'da yer aldı. Küresel ortalama yüzey sıcaklığı 1850-1900 ortalamasının 1,55°C (±0,13°C belirsizlik marjıyla) üzerindeydi. Bu son deÄŸerlendirme, muhtemelen küresel ortalama sıcaklığın 1850-1900 ortalamasının 1,5°C üzerinde olduÄŸu ilk takvim yılını yaÅŸadığımız anlamına geliyor.
Resim (WMO)
Bu arada Los Angeles’ta yaÅŸanan yangınları tarihteki en büyük afetler arasına yazabiliriz. Ancak dünyada L.A. dışında da birçok yerde iklim deÄŸiÅŸikliÄŸi sebebiyle farklı afetler yaÅŸandı. Daha 1 ayı bile dolmadan 2025’te iklim deÄŸiÅŸikliÄŸi sebebiyle yaÅŸanan afetlerin bazılarını sizlerle paylaÅŸmak isterim:
1) ABD’de yaÅŸanan hortumların listesi: https://en.wikipedia.org/wiki/List_of_United_States_tornadoes_in_January_2025
2) Kasırgaların listesi:
https://en.wikipedia.org/wiki/Category:Tropical_cyclones_in_2025
3) ABD’de yaÅŸanan diÄŸer orman yangınları:
https://en.wikipedia.org/wiki/Category:2025_wildfires_in_the_United_States
4) Avrupa’da yaÅŸanan sel felaketleri:
https://en.wikipedia.org/wiki/Category:2025_floods_in_Europe
5) Avrupa’da yaÅŸanan kış fırtınaları:
https://en.wikipedia.org/wiki/2024–25_European_windstorm_season
6) Endonezya’da yaÅŸanan toprak kayması ve sel felaketleri:
https://en.wikipedia.org/wiki/2025_Pekalongan_flood_and_landslide
Bu yukarıdaki liste kısa bir araÅŸtırma yapıp bulduÄŸum afetler. Tam liste deÄŸil. 20 gün içerisinde bunca felaket yaÅŸandığını düÅŸünün, senenin geri kalanında ne gibi afetlerin başımıza gelebileceÄŸini düÅŸünmek bile istemiyorum.
Karbon emisyonunu azaltmak için…
Bir de her yazımdaki gibi iklim deÄŸiÅŸikliÄŸiyle ilgili yaÅŸanan afetleri azaltmak için iklim deÄŸiÅŸikliÄŸini durdurmamız gerektiÄŸini vurgulamak isterim. Bunun için, daha önce bahsettiÄŸim gibi atmosferdeki karbon emisyonunu azaltmamız gerekiyor. Bunun için de:
1) Tüm dünyada %100 yenilenebilir enerjiye geçmek ÅŸart.
2) Fosil yakıtların enerji ihtiyacı için deÄŸil, hammadde ihtiyacı için kullanılması ÅŸart.
3) Tüm binaların, araçların ve enerjiye ihtiyaç duyulan her ÅŸeyin elektrikli hale getirilmesi (elektrifikasyon) ÅŸart.
4) Karbonun atmosferden çekilip (bunun teknolojisi var) farklı iÅŸlerde ve formlarda kullanılıp yeryüzünde depolanması ÅŸart.
5) BüyükbaÅŸ hayvanların karbon salınımını artırması gibi konuları da teknolojiyle ele almak gerek. Onların salınımını yaptıkları metan gazının toplanıp ihtiyaç için kullanılmasından söz ediyorum.
6) Åžehirlerin (ve tüm binaların) karbon üreten deÄŸil tam tersine karbon emen konseptle tasarlanması ÅŸart. Halihazırdaki ÅŸehirlerin de buna göre dönüÅŸümlerinin yapılması gerekiyor.
Kötü sondan kaçınmak için deÄŸiÅŸim
Burada yapılması gerekenleri kısaca yazdım. Tabii ki yukarıdaki liste uzar da uzar. Åžimdilik burada kesiyorum, sadece bunlar baÅŸarıldığında dahi insanların iklim deÄŸiÅŸikliÄŸini hızlandırmak yerine önce durdurup sonra dünyanın kendi doÄŸal geliÅŸimini saÄŸlayabiliriz.
Aksi takdirde uzun vadede insanlığın sonunu getirecek bir ortama doÄŸru gidiyoruz. Yukarıdakiler çok zor deÄŸil bence. Politikacıların gerekli iradeyi göstermesi ve dünya halklarının da deÄŸiÅŸimi kucaklaması gerekiyor. Umarım bu deÄŸiÅŸimi kendi memleketimizde baÅŸarabiliriz. SaÄŸlıklı gelecek nesillerin geliÅŸimi için bu deÄŸiÅŸimi hayata geçirmemiz ÅŸart.
Keşke herkes bu gerçeği görebilse...