Üç yaraya bir merhem: Destek Projesi (2)
Geçen haftaki yazımda Temel İhtiyaç Derneği’nin çözüm üretmeye odaklandığı üç büyük toplumsal sorundan (israf, yoksulluk ve işsizlik) israfla mücadele konusunu ele almıştım. Bu yazımda ise yoksulluk nedeniyle temel ihtiyaçlarını dahi karşılama olanağı bulamayan ailelere insanlık onuruna yakışır biçimde yardım sağlayan Destek Market hakkında bilgi vereceğim.
Önceki yazımda Destek Projesinin neden önemli olduğunu şu şekilde anlatmıştım:
- İsrafın önlenmesinde yapılan en ciddi ve sistematik çalışmadır.
- İhtiyaç sahiplerinin gıda, temizlik ürünleri ve kıyafet gibi temel ihtiyaçlarını standartları yüksek bir süpermarkette alışveriş olanağı sunarak, yani insan onuruna yakışır şekilde karşılar.
- En önemlisi, derneğin ana misyonu insanların kendi ayaklarının üzerinde durmalarını sağlamaktır. Bunu da şehirlerde Destek İnsan Kaynakları’nın (Destek İK) yaptığı meslek edindirme çalışmaları sayesinde gerçekleştirir (Tider, gerçekleştirmiş ve devretmiş olduğu Yırca projesinden sonra ileride şehir dışındaki başka yerlerde kırsal kalkınma projelerini sürdürecektir).
Geçen yazıda Destek Projesinin çare olduğu ‘israf’ konusuna değinmiş ve nasıl bir metodoloji uygulayarak israfın önlenmesini sağladığını yazmıştım.
Bu yazımda da yaptığımız ayni yardımlarla ilgili sizleri bilgilendireceğim. Yazıma bir anımla başlayayım.
Geçen senenin sonlarına doğru Nestle bize 90.000 çikolata bağış yaptı. Tabii bu harika çikolataları kısa zamanda tükettirmemiz gerekiyordu. Bu da markete koyarak mümkün olmayacaktı. Hızlı bir şekilde karar aldık ve Maltepe İlçe Eğitim Müdürlüğü vasıtasıyla bütün ilçede bulunan 90’ın üzerinde okulla temasa geçildi ve bu çikolatalar okulların büyüklüğüne göre bu okullara dağıtıldı. Çikolatalar 1 hafta içerisinde tüketildi.
Dağıtım sırasında ben de 2 okula denetime gittim. Gittiğim okullardan birinde dağıtımdan önce okulun müdürü bizi odasında ağırladı. Kartvizitimi müdüre verdim. Kartıma baktı, üzerindeki yazıyı okuduktan sonra (Temel İhtiyaç Derneği Yönetim Kurulu Başkanı H. Serhan Süzer) müdür söze başladı ve aramızda şu şekilde bir diyalog geçti:
- Hmmm, Temel İhtiyaç Derneği ha? Bu temel ihtiyaç nedir?
- (içimden “eyvah tehlikeli sulara giriyoruz en iyisi topu karşı tarafa atayım” dedim) Sizce nedir?
- Bence evdir, arabadır, bunun gibi şeylerdir işte.
- Bizce evden ve arabadan öncelikli temel ihtiyaçlar vardır. Örneğin yiyecek, giyecek, ısınma ve temizlik ürünleri gibi. Esasında buradaki en temel ihtiyaç insanların kendi ayaklarının üzerinde durabilmesi ve bir şeyler üretmeye başlamasıdır. Bunun için de meslek edindirme programlarımız var.
- İlginç, sizin derneği ilk defa duydum.
- Bizi ileride daha çok duyarsınız. Biz memleketimiz için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz.
- Hadi bakalım, göreceğiz.
Ücretsiz ısınma ve elektrik desteği de yolda…
Müdürün odasında çayımızı bitirdikten sonra çocukların yanına indik ve çikolataları tek tek dağıttık. O çocukların leziz çikolataları yerken ki surat ifadelerini size anlatamam. Onların acayip keyif alan yüz ifadeleri beni de neşelendirmişti.
Biz de Destek Market’te şu anda gıda, temizlik ürünleri ve kıyafet dağıtıyoruz. İleride ısınma için de yardımlara başlayacağız. Bir de tabii şahsen yenilenebilir enerji sektöründe profesyonel olarak çalıştığım için ihtiyaç sahiplerinin evlerine bedava elektrik götüreceğiz. Bunu da mikro GES (Güneş Enerjisi Santrali) kurarak yapacağız. Bunu da şimdiden müjdelemek isterim.
Şimdi bir de sistemin nasıl çalıştığını tekrar hatırlayalım:
Maltepe Kaymakamlığına bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı, ilçedeki ihtiyaç sahiplerini belirliyor. Kendilerine başvuran ve yardım talep eden kişileri ziyaret edip kendi kriterlerine göre değerlendirip (örneğin ailede kaç kişi çalışıyor, evde çalışan var mı, ailenin evi, arabası var mı diye bakıyorlar), hanenin ihtiyacına (örneğin kaç kişinin yaşadığına) bakarak aileye bir limit tahsis ediyorlar.
Genelde aileyi temsilen kadınlar seçiliyor ve ilgili temsilcinin cep telefonuna mesaj atılıyor. Mesaj şu şekilde yollanıyor:
“Bu ay Destek Market’te 150 TL limitiniz var.”
Bu mesajı alan aile temsilcisi Destek Market’e gelerek kasadaki yetkilimize cep telefonunu ve T.C. kimlik numarasının yazdığı nüfus cüzdanını gösteriyor. Kasadaki yetkilimiz bunu sistemimizde eşleştiriyor ve ailenin kaydını tespit ettikten sonra aile temsilcisine: “Buyurun hanımefendi/beyefendi, alışverişe başlayabilirsiniz. 150 TL limitiniz var. Ancak alışverişe başlamadan evvel öncelikle İnsan Kaynakları masamıza uğrayın” diyor.
Destek Market’in içinden kareler.
Kasanın hemen yakınında bulunan İnsan Kaynakları masasına uğrayan aile, daha sonra normal bir alışverişteki gibi ihtiyacı olan neyse marketten seçip sepetini dolduruyor. Örneğin pirinç 2 TL, makarna 3 TL’ye alıyorsa bu meblağ 150 TL’lik limitinden düşülüyor.
Destek Market’te alışveriş kapalı devre sistem olduğu için para geçmiyor. Biz de buna TL diyoruz ama bu tamamen alışkanlıktan. Kendi aramızda da bunu Tider Lirası diye adlandırıyoruz. Yani bildiğiniz banknotlar burada geçmiyor, bu meblağlar sadece limitten düşülüyor. Bütün bu anlattıklarımı daha detaylı incelemek istiyorsanız, derneğimizin web sitesine göz atmanızı tavsiye ederim. Destek Market’i anlatan ilgili link: http://www.tider.org/destek-market
Açtığımız süpermarketin standartlarının yüksek olduğunu ve başarılı olduğunu şuradan anlıyoruz; ara sıra içeriye alışveriş yapmak isteyen konudan habersiz tüketiciler giriyor. Biz de Destek Market’in esasında bildikleri bir süpermarket olmadığını, sadece ihtiyaç sahiplerine yardım etmek için çalıştığını anlatıp gelen talepleri geri çeviriyoruz.
Tarafsız, şeffaf, dürüst ve sürdürülebilir
Bize en çok sorulanlardan biri de ihtiyaç sahiplerinin doğru belirlenip belirlenmediği. Burada Maltepe Kaymakamlığına bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) iyi bir iş çıkardığını söylemeliyim. Şu ana kadar bizden yardım alan 4.000’i aşkın aile arasında sadece 2-3 tane hali vakti yerinde aile tespit ettik. Örneğin arabayla yardımları almak üzere gelen oldu. Bunları hemen SYDV’ye bildirdik ve listeden çıkarttırdık. Bazen halkın içinden de Vakfı aldatanlar çıkabiliyor, örneğin kendi evi yerine boş, kullanılmayan döküntü bir yer gösterebiliyorlar.
Böyle durumlarda da teminat biziz, yani Temel İhtiyaç Derneği. En ufak bir yanlış tespit ettiğimizde hemen gerekli müdahaleyi yapıyoruz.
Bizim için önemli olan ayni yardımların ihtiyaç sahiplerine tarafsız, şeffaf, dürüst ve sürdürülebilir şekilde verilebilmesi.
Tarafsız diyoruz, çünkü bizim için ihtiyaç sahibinin nereden geldiği, inancının nasıl olduğu, hangi kimliğe sahip olduğu hiç önemli değil. Bizim için insan insandır ve önemli olan ihtiyaç sahibinin insan onuruna yakışır şekilde temel ihtiyaçlarının karşılanmasıdır.
Bu konuda bize sık gelen bir başka soruyu daha cevaplayayım. Evet, Suriyelilere de yardım ediyoruz. Maltepe Kaymakamlığına kaydolmuş Suriyeliler bizim toplam yardım ettiklerimiz ihtiyaç sahiplerinin yaklaşık %10’unu oluşturuyor. Bu oran başka ilçelerde muhtemelen daha yüksek olacaktır.
Şeffaflık da aynı şekilde çok önem verdiğimiz bir ilkemiz. Bugün hangi ihtiyaç sahibinin hangi ürünleri aldığını tek tek ve anında çıkarabiliriz. Hesaplarımız açık ve şeffaf. Bu yüzden Açık Açık Platformu’nun da üyesiyiz. Derneğimizle ilgili detayları görmek için https://acikacik.org/sivil-toplum-kurulusu/tider linkine göz atabilirsiniz.
Dürüstlük de çalışanlarımıza sürekli vurguladığımız bir ilke. İhtiyaç sahipleriyle ve bize destek veren tüm kurum ve kuruluşlarla dürüst bir ilişki götürmek için elimizden geleni yapıyoruz. Bize göre her şeyin temelinde güven yatıyor, bunun için de dürüstlük şart.
Son olarak bütün modellemelerimizin sürdürülebilir olmasına dikkat ediyoruz. Gerek aldığımız bağışların değerlendirilmesi gerekse istihdam konusunda yaptığımız çalışmaların sürdürülebilir, yani kesintisiz ve kendi kendini sürekli yenileyebilir olması için elimizden geleni yapıyoruz.
Son olarak buradan bizlere katkı vermiş, veren ve vermeye devam edecek tüm kurum ve kuruluşlara can-ı gönülden teşekkür etmek istiyorum. İsimlerini burada paylaşmak isterim:
Özel sektörden; Carrefour, Cargill, Barilla, Nestle, Evyap, Unilever, Omsan, Kellog’s, Komşufırın, Modelez, Sodexo, Tafe, Banvit, Gen3 Creative, g2m, Metro, EkoRE, Moka, EkoCC.
Kamu ve STK’lardan; Maltepe Kaymakamlığı, TÜROB (Türkiye Otelciler Birliği), İncivak (Cevdet İnci Eğitim Vakfı), GFN (Global Foodbanking Network), FEBA (European Federation of Foodbanks),
Onların destekleri olmasa binlerce insana bu yardımları götüremezdik. Sağ olun, var olun.
İstanbul Maraton’unda bize katılmak isteyenlere duyurulur: Kayıt için son haftaya girdik.
İstanbul Maraton’unda destekçi sayımız 170’i geçti. Cargill, Net Holding, Procat, EkoRE ve EkoCC koşuda bize destek olacak kurumsal firmalar.
Procat ile Adım Adım platformu için yaptığımız kurumsal çekimden bir kare.
İstanbul Maratonu’na katılıp bizim kampanyamıza destek mi vermek istiyorsunuz?
Adım Adım’ın Maçka etkinliğinde antremandan sonra destekçilerimizle çektirdiğimiz resim. Herkes oldukça motive. Sağolsunlar, bizi yalnız bırakmadılar.
Daha evvel İstanbul Maratonu Kayıtlarının 15 Ekim'e uzatıldığını yazmıştım. Bize destek olmak isteyenler; http://www.istanbulmarathon.org/ link’inden İstanbul Maraton’una kaydolduktan sonra İyilik Peşinde Koş (İPK) Platformuna giriş yapın ve İPK’da Tider’i seçin. Kayıtlar için son haftaya girdik. Hala niyeti olanlar lütfen acele edin. Bu vesileyle koşudaki en tatlı destekçimiz Mercan’ın “koşu için meydan okuma” videosunu sizlerle paylaşmak isterim:
https://www.facebook.com/919301451507702/videos/954463381324842/
Bir sonraki yazımda merhemimizin iyileştirdiği en kritik yaraya değineceğim: İşsizlik. Bir başka deyişle insanlarımızın kendi ayaklarının üzerinde durabilmesi, Destek Market dahil hiçbir yere muhtaç olmaması. Bu da Derneği’mizin ana misyonunu oluşturuyor.
Sevgi ve sağlıcakla kalın…
Etiket: sosyal sorumluluk
Keşke herkes bu gerçeği görebilse...