44. yaşım
Her yaşın bir güzelliği vardır derler. Doğrudur. Özellikle önceliklerin kafanda netleşince yeni yaşını iple çekersin. Bu yıl benim için böyle bir süreci ifade ediyor. Beni aşağıya çeken her şeyden kurtulduğum ve tutkuyla bağlı olduğum şeylere odaklandığım bir sene olacak.
Doğum günlerimde ve yeni yılda temenni yazıları yazmak benim için adetten oldu. Bu konuda gerekli dersleri de çıkardım. Uzun ve detaylı kaleme aldığım temenni yazılarının ardından gelen senede hep ciddi sıkıntılar yaşadım. Bu durumu nasıl açıklarsınız bilemiyorum ama bu sebepten dolayı bazı özel konuları bundan sonra kendime saklayacağım. O yüzden bu yazımı kısa ve öz tutacağım.
Geçen 26 Kasım’da 44. yaşımı tamamladım. Dile kolay 44 yıl uzun bir süre gibi kulağa gelse de geriye dönüp baktığımda bu hayatı bir çırpıda yaşamışım gibi geliyor. Kimi zaman hakkını vererek, üst düzey performanslara imza atarak, vizyonumu yansıtabilerek, kimi zaman da ciddi hatalar yaparak. Hepimiz insanız. Doğrularıyla yanlışlarıyla yaşadığımız bu hayatta önemli olan pozitif kişiliğinizi koruyabilmek, hayata, insanlara ve diğer canlılara katkıda bulunabilmektir. Bir de tabii mutlu olabilmek.
Geçmişime baktığımda elimden geldiğince çevreme, insanlığa ve diğer canlılara katkıda bulunduğumu görebiliyorum. Bunu samimi olarak yaptım. Çok kazık yedim, haksızlığa uğradım, yanlış anlaşıldım, sıkıntılar çektim. Ama hep aynı samimiyetle elimden geleni memleketim, insanlık ve tüm canlılar için yaptım. Renkli bir kariyerim oldu diyebilirim.
Hayata katkıda bulunmak ve hakkını vermek
Bundan sonrası için de ne yapmak istediğimi net bir şekilde biliyorum. Yapacaklarımla ilgili açıklamaları ise bunları hayata geçirdikten sonra paylaşacağım.
Bu yazı kapsamında şunu söyleyebilirim: Bundan sonra beni aşağıya çeken her şeyden kurtulup tutkuyla bağlı olduğum ve bir türlü gerçekleştiremediğim şeylere odaklanacağım. Bununla ilgili gereken aksiyonları kasım ayı içinde almaya başladım.
Geçenlerde kafamı toparlamak için gittiğim Amsterdam’ın şirin bir restoranında hiç tanımadığım Hollandalıların tezahüratlarıyla doğum günümü kutlarken düşünüyordum. Hayat kısa. Hayata katkı verirken hakkını da vermek gerekir. Hayallerini gerçekleştirirken dolu dolu yaşamaktan bahsediyorum.
Geçen 26 Kasım'da Amsterdam'da doğum günümü kutlarken...
Şu yaşıma kadar hayata dair elimden geldiğince hep katkıda bulundum, bundan sonra da hakkını vereceğim. Bunu da keyif alarak yapacağım.
Sevgi ve sağlıcakla kalın.
Sevgili Serhan,Nice mutlu güzel , sağlıklı , huzurlu, aksiyonlu ve elbette ki hakkını vereceğine inandığım harika bir yaş diliyorum.Büyük bir heyecanla ve ilgiyle seni takip ediyorum.Selamlar, sevgiler.And
Yaşam hedeflerinizin özünüzle uyum içinde gerçekleştiği nice mutlu yıllar dilerim.