Başarılı seçilmek güzel, iyiliği elden bırakmadan başarılı olmak en güzel

Geçen ayki sayısında bana en baÅŸarılı 40 yaÅŸ altı 40 yönetici listesinde yer veren ve güzel bir baÅŸlıkla detaylı bir söyleÅŸimi yayımlayan Fortune Türkiye dergisine teÅŸekkür ediyorum. Üzerinde çok durmasam da, olumlu yanlarının yanı sıra yazıda yer alan bazı gereksiz hataları da etüt niyetine paylaÅŸmak istiyorum. Ardından, yürekten inandığım baÅŸarı kriterleri ve deÄŸerlerden söz edeceÄŸim.
Yukarıda okuyabileceÄŸiniz gibi Fortune Türkiye dergisinin geçen ayki sayısında en baÅŸarılı 40 yaÅŸ altı 40 yönetici listesi yayımlandı. Bu listede yer almamın ve benimle ayrıca bir de röportaj yapılmasının hikayesi hayli öncesine dayanıyordu aslında. Bizim çalıştığımız PR ajansından Mahinur Hanım 2 yıldır ısrar ediyor, Fortune’un benimle görüÅŸmek ve 40 yaÅŸ altı listesine dahil etmek istediÄŸini söylüyordu. Ben de her defasında bu tip listelere pek inanmadığımı ve katılmanın bana anlamlı görünmediÄŸini belirterek, bir sonraki sene deÄŸerlendirmek üzere röportajı erteleyip duruyordum.
Geçen aylarda bir telefon görüÅŸmemiz sırasında yine aynı konu açıldı. Dergiden bir kez daha söyleÅŸi talebi gelmiÅŸti ve ben malum gerekçelerle tam yine erteliyordum ki, Mahinur Hanım bu seneye özgü iki farklı noktaya dikkat çekti. Birincisi, bu kez Fortune’un ABD’deki merkezi tarafından özellikle ismim verilmiÅŸ ve benimle mutlaka görüÅŸülmesi istenmiÅŸti. SöylediÄŸine göre, gerek iÅŸadamı kimliÄŸim gerek sürdürülebilirlik alanında yaptıklarım gerekse sivil toplum çalışmalarım dikkatlerini çekmiÅŸ ve örnek oluÅŸturacak bir söyleÅŸi öngörülmüÅŸtü. Ta Amerika’dan bu ÅŸekilde fark edilmiÅŸ olmak onur verici olduÄŸu kadar ÅŸaşırtıcıydı da. Mahinur Hanım bunun kısmen son dönemde yaptığım uluslararası konuÅŸmalardan kaynaklanabileceÄŸini, ama önemli olanın global ölçekte takibe alınmam olduÄŸunu söylüyordu. Ardından eklediÄŸi bu yıla özgü ikinci gerekçe ise telefonda küçük bir kahkaha atmama neden oldu. 39 yaşında olduÄŸumu ima ederek, 40 yaÅŸ altı listesi için bunun son senem olabileceÄŸini hatırlatıyordu.
Daha iyi bir gezegen için...
Mahinur Hanım’ın ısrarı ve sunduÄŸu makul gerekçeler sonucu benim için önemli birkaç koÅŸul saydım ve bunları kabul ederlerse röportajı vereceÄŸimi söyledim. Fortune koÅŸullarımı kabul etti. GörüÅŸmemiz Ritz-Carlton Otel’de gerçekleÅŸti. Röportajı yapan Åžule Hanım son derece düzgün bir gazeteciydi. Benim açımdan kolay bir röportaj oldu. Sadece zaman kısıtı vardı. Bir de fotoÄŸraflar için uÄŸraÅŸtık (fotoÄŸraf çekme faslı röportajların en sevmediÄŸim kısmı olmuÅŸtur hep).
Yayımlanan yazıyı genel olarak olumlu buldum. Özellikle baÅŸlığı çok hoÅŸuma gitti: “Daha iyi bir gezegen için çalışıyor” ifadesi kimliÄŸimi ve hedeflerimi incelikle yansıtıyordu. Fortune dergisi benimle yapılan söyleÅŸiyi kapaÄŸa ve kapak arkasındaki “İçindekiler” seçkisine de taşımıştı. Böylelikle ilk Fortune röportajım hayata geçmiÅŸ oldu.
Ancak özellikle vurguladığım bazı hususların yeterince dikkate alınmamasından kaynaklanan kimi sorunlar da vardı yazıda. Bunları sizinle paylaÅŸmak isterim.
EmeÄŸe gölge eden kliÅŸeler
Öncelikle röportajdan önce saydığım ön koÅŸullardan biri, kendime çizdiÄŸim yolda büyük emek vererek inÅŸa ettiÄŸim iÅŸ hayatımın Süzer Grubu üzerinden kesinlikle tanımlanmamasıydı. Buna raÄŸmen yazının spotunda öncelikli sıfatım ‘Süzer Holding Yönetim Kurulu Üyesi’ olarak yansıtıldı. Oysa bu her ÅŸeyden önce yanlış bir bilgi. Süzer Holding’in yönetim kurulundan kendi isteÄŸimle yıllar öncesinde ayrıldım. Açıkça belirttiÄŸim gibi babamın bana verdiÄŸi hisse dışında Süzer Holding’le bir iliÅŸkim yok ve aktif görevde kesinlikle deÄŸilim. Ayrıca bilginin yanlışlığı bir yana, uzun yıllar önce belirlediÄŸim hedefler doÄŸrultusunda büyük mücadeleler vererek yarattığım deÄŸerlerin beni yeterince tanımayanlar gözünde azımsanmasına yol açabilecek, haksızlık içeren bir hata bu. Bu tabloya bir de çok sinirlendiÄŸim “Süzer Holding’in veliahtlarından” kliÅŸesi eklenince, duyduÄŸum tepki sanırım daha iyi anlaşılacaktır.
DoÄŸru bilgileri altını çizerek vermeme karşın bu ifadelerin nasıl kullanılabildiÄŸini dergi yetkililerine sorulduÄŸunda, sorunun editörün son anda yaptığı bazı eklemelerden kaynaklandığı cevabını aldım. Hata her zaman yapılabilir, çok da büyütmek istemiyorum. Ancak önyargılara ve kliÅŸelere dayalı sık yapılan bu hataların baÅŸtaki çekincelerimi hatırlattığını belirtmeliyim.
Åžu anki asıl motivasyonum ise son beÅŸ yıllık çabalarımın sonuçlarını artık almaya baÅŸlamamdan kaynaklanıyor. Bunun bir örneÄŸi, Ekim ayında devreye soktuÄŸumuz 5 MW’lık Konya Kulu projemiz. İşte bu konudaki videomuz:
Konya Kulu Projesi Videosu https://www.youtube.com/watch?v=Fys0WSUkXk8&t=11s
Röportajdaki bir baÅŸka sorunlu cümle ise Temel İhtiyaç DerneÄŸi (Tider) anlatılırken kullanılmış. “Siyasal yardım anlayışını ortadan kaldırmak” gibi bir ifadeye yer veriliyor, oysa ben aslında belediyelerin ürün satın alıp yardım çalışmaları yapmak yerine bütçelerini asli görevleri olan alt yapı yatırımlarına harcamalarının daha doÄŸru olacağını, yardım çalışmalarının da STK’lar tarafından yapılması gerektiÄŸini söyledim. Bu tür hassas konularda böyle anlam kaymaları hoÅŸ olmuyor.
“Merkezi Chicago’da olan Foodbank kuruluÅŸunun yaptığını biz de yapabilir miyiz diye araÅŸtırıyordum” cümlesi de hatalı. Röportajda aynen ÅŸu hikayeyi aktardım: “KFC ve Pizza Hut’ın yöneticisiyken hangi sosyal sorumluluk projesini hayata geçirebiliriz diye araÅŸtırıyorduk. O dönemde Global Foodbanking Network’ün kurucu baÅŸkanı Bob Horney ÅŸerefine bir yemek düzenlendi ve birçok gıda firması bu yemeÄŸe katıldı. Ben de hızlı karar veren biri olarak, gıda bankacılığı modelini Horney’den dinledikten 15 dakika sonra elimi kaldırdım ve bu iÅŸte olmak istediÄŸimizi aktardım. Daha sonra 7-8 gıda firması ile ilk olarak Gıda Bankacılığı DerneÄŸi’ni kurduk.” Burada herhalde yer olmadığı için kısaltma yapılmış, ancak anlattıklarımın anlamı deÄŸiÅŸmiÅŸ.
Teknik incelikler karışıyor
EkoRE’nin NiÄŸde projesi resminin üzerindeki “Türkiye’nin ilk güneÅŸ paneli üretim tesisi” ifadesi de maalesef yanlış. Türkiye’de 20’den fazla panel fabrikası var ancak hepsi iÅŸin modül üretimini, halk arasında bilindiÄŸi tabiriyle montaj (son proses) kısmını yapıyor. Bizimki ise sadece modül deÄŸil, bir önceki proses yani hücre üretimini, hatta ondan önceki wafer üretimini de yapan bir sistem. Bir baÅŸka deyiÅŸle, Türkiye’deki en fazla yerlilik oranına sahip ürünü olacak. Tüm bunları röportaj sırasında anlattım. Teknik bir konu olduÄŸu için karıştırılmış olabilir. Bir de fabrikayı daha henüz kurmadık. İlk panellerimizi 2018 senesinde üretmiÅŸ olacağız. Uzun soluklu bir iÅŸ bu.
Ayrıca, Moka’dan ve EkoCC’den de bir-iki cümleyle bahsedilmesi iyi olurdu. Moka önemli bir fintech firması olma yolunda ilerliyor. EkoCC de çok yakın zamanda ciddi büyüklükte bir çaÄŸrı merkezi olacak. Hem sadece çaÄŸrı merkezi deÄŸil, yazılım da üretiyor. Her iki firmada da ciddi emek var. Yer kısıtını anlıyorum, ancak yalnızca EkoRE, Tider ve Kosta Rika Fahri KonsolosluÄŸumdan bahsedilmesi de benim emeklerimi tam yansıtmıyor.
Bir de gazeteciler genelde yazdıkları röportajları paylaÅŸmak istemiyorlar. Ancak ben çok fazla teknik konuya girdiÄŸim için söyleÅŸi kaleme alınırken mutlaka yazım hataları, anlam bozuklukları çıkabiliyor. Bu iÅŸlere kimsenin bir saat içinde hakim olmasını beklemiyorum, bu konuda haksızlık yapmak istemem. Ancak özellikle teknik konuların ele alındığı söyleÅŸi yazılarının bence yayımlanmadan önce mutlaka röportajı verenlerle paylaşılması ve hataların düzeltilmesi gerekir.
BaÅŸarının ‘iyilik’ kriterleri
Sonuç olarak bu listede bulunmak iyi bir ÅŸey. Yaptığımız iÅŸlerin fark edildiÄŸini gösteriyor. Özellikle baÅŸarılı yöneticiler arasında yer almak, bence zenginler kulübü listesinden daha deÄŸerli. Bundan dolayı müteÅŸekkirim. Yukarıda yazdığım gibi hataların geçmiÅŸte kalmasını diliyorum.
DiÄŸer yandan, bu tip listelerde yer almak güzel olsa da, baÅŸarının ve zenginliÄŸin asıl kriterleri bence farklı. İnsani deÄŸerlerin geliÅŸmiÅŸ olması ve bu konularda takdir edilmek bence çok daha deÄŸerli.
ÖrneÄŸin çalışanlarımıza daima, hem iyi bir profesyonel hem de iyi bir insan olmanın mümkün ve doÄŸru olduÄŸunu aktarmaya çalışıyorum. İyi bir profesyonel olmanın bana göre kriterleri ÅŸunlar: Çalışkanlık, özgüven, sistemlilik, proaktiflik, ÅŸirketini en iyi ÅŸekilde temsil edebilmek, takım oyunculuÄŸu, iÅŸ bitiricilik ve yüksek motivasyon.
İyi bir insan olmanın kriterleri ise bence ÅŸunlar: Dürüstlük, güvenilirlik, vicdan sahibi ve vefalı olmak, yardımseverlik, fedakarlık ve samimiyet (bir baÅŸka deyiÅŸle içi dışı bir olmak).
Bu kriterlerin doÄŸru harmanıyla hem iyi bir insan hem de iyi bir profesyonel olabilmeyi tüm ekibimde görmek isterim. Benim yakın çevreme ve çalışma arkadaÅŸlarıma anlatmaya çalıştığım ÅŸeyleri Temel İhtiyaç DerneÄŸi’mizin kardeÅŸ kuruluÅŸu İhtiyaç Haritası çok güzel özetlemiÅŸ. Bunu sizinle paylaÅŸmak isterim: https://onedio.com/haber/yureginin-derinliklerindeki-iyilik-isigini-hic-sondurmeyenlerin-12-genel-ozelligi-742372
DoÄŸum günüm ve gerçek baÅŸarım
Tüm bunların ardından, iÅŸ yaÅŸamının biraz dışına çıkarak geçtiÄŸimiz hafta sonu kutladığım doÄŸum günüme deÄŸinmek istiyorum. Bu yıl kutlama yapmayı doÄŸum günümden 4-5 gün önce karar verdim ve kendime yakın hissettiÄŸim yaklaşık 100 arkadaşımı davet ettim. Esasında bana gerçekten yakın olan 300 kiÅŸilik bir baÅŸka listem daha vardı ancak kısa zamanda ancak 100 kiÅŸi çağırabildim. Bir sonraki 40. yaÅŸ günümü muhtemelen bütün yakın arkadaÅŸlarımı çağırabileceÄŸim. Muhtemelen 40. yaÅŸ günümüzü de ikizim Baran’la kutlayacağız.
Normalde bu tür etkinliklerde veya buluÅŸmalarda İstanbul gibi bir yerde katılım oranı yaklaşık 3’te 1 olduÄŸundan, asistanım Aysun Hanım rezervasyonu organize ederken bana 30 kiÅŸilik ön ödemenin yeterli olup olmayacağını sordu. Aslında haklıydı. Yani genelde 90 kiÅŸi çağırsanız; trafik, çocuk, hastalık, seyahat gibi sebeplerden dolayı ancak 30 kiÅŸi gelir. Ama ben asistanıma 50 kiÅŸinin gelebileceÄŸini, rezervasyonu ona göre düzenlemesini söyledim.
Gelin görün ki yaklaşık 100 kiÅŸi çağırdım ve hızlı bir ÅŸekilde reaksiyon gösterip 2-3 gün sonra doÄŸum günüme tam 70 kiÅŸi geldi. Mazeret bildirenlerden bile gelenler oldu. 360 İstanbul iÅŸletmesi konuklarımızı nereye yerleÅŸtireceklerini ÅŸaşırdılar. Önce halihazırdaki masaları uzattılar. Baktılar yetmiyor, aralara ekstra masa sandalye sıkıştırdılar. Bu benim açımdan uÄŸraÅŸması güzel bir sorundu. Uzun zamandır görmediÄŸim arkadaÅŸlarımla hasret gidermiÅŸ oldum.
Sizlere fikir vermek için doÄŸum günü videosunu aÅŸağıda paylaşıyorum:
DoÄŸum günü videosu: https://www.instagram.com/p/BNUT8OSh3uaOLUMB0M9IIhrObbRt0GslHZLco00/
Demek istediÄŸim ÅŸudur; para hiçbir zaman benim önceliÄŸim olmadı. İşi doÄŸru yapmak ve beklentilerin üzerine çıkmak, örnek olmak, insana deÄŸer vermek benim için çok daha önemli. Bugün geldiÄŸim noktada ise parayı zaten kazanmaya baÅŸladık. Åžu anda iÅŸler yuvarlanan kartopu misali büyümeye baÅŸladı. Bundan sonra da kafamdakileri gerçekleÅŸtirebilirsem önümüzdeki 5-10 sene içerisinde Fortune’ın Global listesine gireceÄŸimden ÅŸüphem yok.
Bu durumda ileride muhtemelen Amerika’dan röportaja gelecekler. Åžimdiden bunun sinyalleri gelmeye baÅŸladı. Paris AnlaÅŸması resmi imza seremonisi için bizzat BirleÅŸmiÅŸ Milletler’e davet edildim. Yine Amerika, Kanada, Brezilya, Avusturya ve Fransa gibi farklı ülkelerde, BirleÅŸmiÅŸ Milletler ve Crans Montana gibi önemli kuruluÅŸlar adına sürdürülebilirlik ve yenilenebilir enerji konularında konuÅŸmalar yaptım.
Bu ay da 24 Hours of Reality: The Road Forward baÅŸlıklı etkinlik kapsamında, 6 Aralık Salı günü Türkiye saatiyle 17.00’de, Paris'ten canlı yayında, sürdürülebilirlik ve yenilenebilir enerji konularına deÄŸineceÄŸim. Aynı oturumda benden önce, Climate Reality insiyatifini baÅŸlatan ABD eski BaÅŸkan Yardımcısı Al Gore, Türkiye hakkında bir konuÅŸma yapacak. İlgilenenler konuÅŸmamı www.24hoursofreality.org üzerinden takip edilebilir. #SürdürülebilirYaÅŸam. Bu etkinlikte benim için referans verdiÄŸi için Ergem’e de ayrıca teÅŸekkür ederim. Sadece Türkiye’de deÄŸil, uluslararası arenada fark ediliyor olmak ileride yapacağımız dünya çapında iÅŸlerin habercisidir.
DoÄŸum günü davetime kısa bir süre içinde bu kadar insanın gelmesi ve birbirimize verdiÄŸimiz karşılıklı deÄŸer benim en büyük baÅŸarım ve zenginliÄŸimdir. Bir baÅŸka deyiÅŸle, baÅŸarılı seçilmek güzel bir olay ancak tüm zorluklara raÄŸmen iyiliÄŸi ve belli prensipleri elden bırakmadan baÅŸarılı olmak en güzelidir. Gerisi teferruattır.
Etiket: enerji
SÜPER....